Kocaeli’de boş zamanlarını ’Rüzgar’ ismini verdiği atına binerek geçiren Summani Yılmaz, yeğeniyle ata binerken düştü. Vatandaşların ilgi odağı olan Summani Yılmaz’ın düşüşü yürekleri ağızlara getirdi. “Dünya bir yana, atım bir yana” diyen Yılmaz, “At, Türk’ün kanadıdır. Osmanlı döneminde, Selçuklu döneminde, Oğuzlardan bugüne kadar hep atlarla kazandığımız topraklarda yaşıyoruz” dedi.
Körfez ilçesinde yaşayan Summani Yılmaz, 2004 yılında Tokat’tan Kocaeli’ye yerleşti. Körfez ilçesinde oto lastikçi dükkanında çalışan Yılmaz, boş zamanlarını ’Rüzgar’ ismini verdiği atına binerek geçiriyor. Yılmaz’ı işlek caddelerde atın üzerinde gören vatandaşlar ise büyük şaşkınlık yaşıyor. Çocukluğundan bu yana atlara olan sevgisiyle ilgi odağı olan Yılmaz, Rüzgar’ına binip sokakları turluyor. Görenlerin dikkatini çeken Summani Yılmaz, herkes tarafından seviliyor.
Geçtiğimiz günlerde yine Rüzgar ile turlamaya çıkan Yılmaz, yağmur sebebiyle kayganlaşan zeminde atıyla birlikte düştü. Yürekli ağıza getiren o anlar ise vatandaş kamerasına yansıdı.
“Atımda hiçbir suç yok, hata yüzde 99 bende”
Suçun kendisinde olduğunu söyleyen Yılmaz, “Bu araziye koşu yapmaya gelmiştik. Normalde kolay kolay attan düşmem. At, Türk’ün kanadıdır ama o gün yağmur yağmıştı hafif ıslak zemindi.
Viraja hızlı girmem sebebiyle takla attım. Atımda hiçbir suç yok, hata yüzde 99 bende. Virajda düştüm, atım yeşilliğe bastı ve ayağı kaydı. Rüzgar’ın kaydığını hissettim ve atı da düşürmek istedim.
Yoksa karşıya geçecektik, karşıya geçsek arabalar çarpardı. Düşmekle en iyisini yaptım, bilinçli oldu. Ufak tefek etlerimizde acıma var, o da normal.
Düşerken çok üzüldüm, ata bir şey olmasın istedim. Çok şükür ayağa kalktı” dedi.
“At, Türk’ün kanadıdır”
Boş zamanlarında atıyla ilgilendiğini, ona bir evlat gibi baktığını söyleyen Yılmaz, “At, Türk’ün kanadıdır. Osmanlı döneminde, Selçuklu dönemine, Oğuzlardan bugüne kadar hep atlarla kazandığımız topraklarda yaşıyoruz.
Ata saygımız, sevgimiz var. Müsait kaldıkça atımla dağlara çıkıyorum, bazen şehir merkezinden geçiyoruz.
Halkımız ata çok hevesli, herkes fotoğraf çekmek ve çocuklarını bindirmek istiyorlar. Onlara yardımcı oluyoruz” diye konuştu.
“At olmazsa zayıf hissediyorum”
Summani Yılmaz, 7 yaşından bu yana ata bindiğini, Tokat’ta da ’Kara Yel’ isminde bir atı olduğunu söyledi.
Ata binilmesi gerektiği önerisinde bulunan Yılmaz, “Herkesin ata binmesini isterim. Her evde köpek, kedi besleniyor. Atlar niye beslenmesin? Bir insanın ata bakma hevesi varsa bakmalı.
Ahırınız da varsa rahatlıkla ata bakabilirsiniz. Çok gurur duyuyorum. Osmanlı, Selçuklu, Oğuz boylarından bu yana at bizim bir silahımız. At olmazsa kendimi zayıf hissediyorum” şeklinde konuştu.
“Dünya bir tarafa, atımla ben bir tarafa”
Rüzgar’ın maddi anlamda da kendisin yormadığına dikkat çeken Yılmaz, “Rüzgar’ın günlük masrafı 60 lira, ahırıyla birlikte 100 lira. Bir ata iyi bakarsanız günlük masrafı 100 lira olur.
Örneğin biz nasıl bayramlarda şeker, kurban da et yiyorsak atın da 2,3 günde bir fındık, üzüm, bal gibi ürünler yemesi lazım. Eğer bunları verirseniz at hızlı koşar. Atın günlük en fazla 100, en az 50 lira masrafı olur. Benim atım çok değerli. Dünya bir tarafa, atımla ben bir tarafa. Örneğin sigara kullanılıyor, fiyatı 25 lira. Ben sigara içmiyorum atıma bakıyorum. Kafelere gidip para harcamıyorum atımla ilgileniyorum.
Aslında ata bakmam zararıma değil aksine kârıma” ifadelerini kullandı.
Ata bindiği zaman tüm sıkıntılarını unuttuğunu belirten Yılmaz, “Bazı cerrahlarda bulamadığım dermanı atımda buluyorum.
Bacaklarım ağrıyordu, namaz kılarken zor kalkıyordum. Ata bine bine o sıkıntım da geçti, at bir ata sporudur” sözlerine ekledi.
Kaynak: İHA