Bu yıl Ramazan Bayramı’nın daha yoğun ve aktif geçebileceğini belirten Dyt. Nilay Cansever, “Bayram sabahından itibaren mümkün olduğu kadar normal düzene geçmeye özen göstermeliyiz. Yenilen besin miktarı hızlı bir şekilde arttırılmamalıdır. Ramazan ayının ardından aşırı yemek sağlık sorunlarının oluşmasını tetikleyebileceği unutulmamalıdır” dedi.
Uzmanlar, Ramazan ayının ardından aşırı yemek yemenin sağlık sorunlarının oluşmasını tetikleyebileceği konusunda uyarıda bulundu. Medicine Hospital Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Nilay Cansever, Ramazan ayı sonrası bayram için beslenme tüyolarını paylaştı. Dyt. Nilay Cansever, “Ramazan ayında öğün sayısının az olması ve beslenmede yaşanılan değişiklikler sonucunda bayramda daha fazla yeme eğilimine yöneliyoruz. Bunu etkileyen faktörlerde ailelerin bir araya gelmesidir. Özellikle pandemi döneminde yaşanılan kısıtlamalardan sonra bu sene bayram daha yoğun ve aktif geçebilir, bayramlarda pişirilen yemeklerin çok çeşitli olması ve özellikle tabi ki şerbetli tatlıların her evde bulunması veya bayram ziyaretlerinde size ikram edilmesidir. Fakat Ramazan ayının ardından aşırı yemek sağlık sorunlarının oluşmasını tetikleyebileceği unutulmamalıdır” dedi.
Özellikle mide hazımsızlıkları ve bağırsak problemleri yaygın olarak yaşanabileceğine dikkat çeken Dyt. Nilay Cansever, ileri yaş bireylerin veya tansiyon, diyabet, kalp hastalığı gibi kronik hastalık sahibi kişilerin yeme içme konusunda daha dikkatli olması gerektiğini ifade etti.
“Yemesem daha iyi olur diyebilmelisiniz”
Dyt. Nilay Cansever, sözlerine şöyle devam etti: “Örf ve adetlerimiz gereği yeme içme konusunda oldukça ısrarcı davranabiliyoruz veya ’Hayır teşekkür ederim yemesem daha iyi olur’ diyemeyebiliyoruz. Bu nedenle biraz empati kurmaya çalışarak en azından gelen misafire ısrarcı davranmazsak kendimizde ısrarcı tutumlara karşı daha kararlı olabiliriz. Bayram sabahından itibaren mümkün olduğu kadar normal düzene geçmeye özen göstermeliyiz. Yenilen besin miktarı hızlı bir şekilde arttırılmamalıdır. Normal düzene geçmek için ilk günler de 3 ana öğün aralarda 1-2 ara öğünlük bir planlama yapılmalıdır. 4-5 saatten fazla aç kalmamaya dikkat edilmelidir”.
“Bayram sabahı hafif bir kahvaltı ile güne başlanmalı”
Dyt. Nilay Cansever, “Az tuzlu beyaz peynir, haşlanmış yumurta, bol miktarda çiğ sebze (domates-salatalık-maydanoz gibi) tüketilmeli ekmek olarak da hem kan şekeri dengesi açısından hem de tok tuttuğu için tam buğday/çavdar gibi ekmekler tercih edilmelidir. Kızartma, sucuk-salam ve hamur işlerinden uzak durulmalıdır. İlerleyen saatlerde özellikle bayram ziyaretinde bulunacaksınız tatlı ikram edileceğini göz önünde bulundurulup bal, reçel gibi şekerli besinler tüketilmemelidir. Beslenme düzeninin değişmesinden kaynaklanabilecek sindirim sorunları yaşamamak adına öğünlerde mutlaka lif içeriği yüksek olan besinlere yer verilmesine dikkat edilmelidir. Sebzeler, kuru baklagiller gibi. Et veya tavuk gibi hayvansal kaynaklı besin tüketilecekse de tavuk veya balık veya hindi gibi beyaz etler tercih edilmeli ve kesinlikle kızartma veya kavurma yöntemi tercih edilmemelidir. Et ürünlerinin yanına mutlaka salata veya zeytinyağlı sebze yemekleri ilave edilmeli, börek veya pirinç pilavı veya zeytinyağlı sarma/dolma gibi besinlerden uzak durulmalıdır. Küçük boy servis tabakları kullanmak porsiyon kontrolünü sağlamaya yardımcı olur böylelikle hem gözümüz hem de midemiz doymuş olur” ifadelerini kullandı.
“Sütlü tatlılar tercih edilmeli”
Tatlı yemek isteyenlerin sütlü tatlıları tercih edebileceklerini belirten Dyt. Nilay Cansever, “Tatlı mutlaka yenilmek isteniyorsa daha hafif olan sütlü tatlılar veya meyveler tercih edilmeli, mümkün olduğu kadar baklava, kadayıf gibi şerbetli tatlılardan uzak durulmalı. Eğer ki çok canınız istiyorsa 1 dilim baklavanın da yetebileceğini unutmayın. Bir sonraki öğünde sebze tercih ederseniz günlük kalori miktarını dengelemiş olursunuz. Çikolatayı, şekerlemeleri veya tatlıyı fazla yemenin hem gereksiz kalori kazanımına hem de sağlık sorunlarına yol açabileceğini unutmamak gerekir” dedi.
“Bol su içilmeli”
Ramazan ayında azalan sıvı tüketimini tekrar normale döndürmek adına 2-2,5 litre su içilmesine dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Dyt. Nilay Cansever, “Özellikle çok fazla çay, kahve içmek diüretik etki göstereceğinden kronik hastalık sahibi kişilerin daha dikkatli olması gerekir. Ayrıca su tüketmenin iştah kontrolünde yardımcı olacağını unutmayın. İkram edilen çayın/kahvenin yerine su içmeyi tercih edin. Aynı zamanda Ramazan ayında azalan fiziksel aktiviteyi de arttırmak adına mümkün olduğu kadar yürümeye çalışın” açıklamalarında bulundu.
Kaynak: İHA
