İletişim Danışmanı Ümit Sanlav, yaşamın parçası haline gelen yeni medya ile özellikle çocukların sağlıklı iletişim kurabilmeleri esaslarına dair açıklamalarda bulundu.
Metaverse teknolojisi günümüzde hızla yayılmaya başladı. Yeni medyayı biraz daha anlamak ve çocuklara yeni medya arasında daha sağlıklı bir iletişim kurmak konusunda neler yapılabilir? Ebeveynlerin en çok üzerinde durduğu konulardan biri haline geldi. Sosyal Medya Araştırmacısı, Medya ve İletişim Danışmanı Ümit Sanlav, konu hakkında açıklamalarda bulundu.
Yeni medya nedir?
Yeni medyayı “Gelişen bilgisayar, internet ve mobil teknolojisi ile ortaya çıkan, kullanıcıların zamandan ve mekandan bağımsız bir şekilde interaktif olarak etkileşimde bulundukları sanal medya ortamı” olarak tanımlayan Ümit Sanlav, “Yeni” kavramının kullanılması; mesajın değil, ortamın paylaşılmasında getirilen yenilik nedeniyle oldu. Tarih boyunca insanlar ve toplumlararası bir mesajlaşma olmuştur. Kimi zaman haber güvencini, duman ve en ilkel çağlarda mağara duvarları yazılarından, günümüzde kullanılan son sürat teknoloji ile iletilen bilgiye kadar, temel amaç hep mesajın taşınması olmuştur. Günümüzde ise bilgi, her türlü veri ile birlikte ortamın taşınması şeklinde olmasından dolayı ‘yeni medya kavramı ortaya çıkmıştır” dedi.
Sanlav, yaşamın parçası haline gelen yeni medya ile sağlıklı iletişim kurabilme esaslarına dair şu açıklamalarda bulundu:
“Bizler içinde yaşadığımız toplumun kültürünü, değerlerini ve inançlarını yakın çevrelerimizden (aile üyeleri, komşular, öğretmenler) öğrenerek büyüdük. Bugünün çocuklarıysa bu değerleri, içine doğdukları medya ortamından öğreniyorlar. Çocuklarımızın medyayı kullanım amaçları farklılık gösterse de, genel olarak yeni medya medya mecraları çocuklarımızın dünyayı algılama ve yaşama dair görüşleri üzerinde oldukça önemli bir etkiye sahip. Peki, çocuklarımızın medyayla sağlıklı bir ilişki kurmasına nasıl yardımcı olabiliriz? Dijital dünya ile gerçek dünya deneyimleri arasında nasıl bir denge kurabiliriz? Medyadaki bilgi akışını yönlendirebilmelerinde nasıl yardımcı olabiliriz ve nezaketten güvenilirliğe kadar her şeyi onlara nasıl öğretebiliriz?
Çocuklarınıza soru sormasını öğretin
Aslında bu kadar bu kadar basit. Hayatın her alanında olduğu gibi sosyal medya mecralarında da çocuklarınıza soru sormayı öğretin. Eleştirel, şüpheci ve sorgulayıcı bir bakış açısına sahip olabilmelerini öğreterek, çocuklarınızın normal hayatta olabileceği gibi dijital dünyada da başarılı olmalarını sağlayabilirsiniz. Bu şekilde, medya üzerinden aldıkları mesajları analiz edebilmeyi ve değerlendirebilmeyi öğreneceklerdir. Sosyal medya mecralarını tükenenlerinden olmak yerine, aktif birer katılımcı olacaklardır.
Bu fikrin temellerini, yıllardan beri önemle üzerinde durduğumuz, artık ilkokul eğitimi seviyesine indirgenmesi gereken ‘yeni medya okuryazarlığı’ kavramı oluşturuyor. Medya okuryazarlığı, çeşitli yapılarda bulunan medyaya erişme, analiz etme, değerlendirme, iletme yeteneğidir. 21’inci yüzyılda yeni medya okuryazarlığı oldukça önemli bir beceridir ve temelinde medyadaki mesajları analiz edebilmek için ‘soru sormak’ vardır.”
Medyayı analiz ederken sorulabilecek sorular
Sanlav, medyayı analiz ederken sorulabilecek bazı soruları şöyle sırladı:
“Bu niçin yapıldı?
Kim yaptı?
Eksik olan ne?
Diğer insanlar bunu nasıl yorumlardı?
Bu iletinin doğru olduğunu nasıl anlarım?
Bu iletiden kim yararlanabilir?
Bu iletiden kim zarar görebilir?
Çocuklarınızla birlikte bu tür sorular sormayı alışkanlık haline getirdiğinizde, gerek günlük hayatta gerek yeni medya mecralarındaki eleştirel dünyanın kapıların nasıl açabildiğine şaşıracaksınız. Önemli bir konu da; ‘soru sormayı alışkanlık haline getirmeye nasıl başlayabiliriz’ konusudur. Cevabı gayet basit aslında. Günlük konuşmalar içerisinde soru sorma fikrini tanıtarak başlayalım.”
Kaynak: İHA