Siyasi çalışmaların olmassa olmazı saha çalışması yani halk ile birebir temas ve yüz yüze gelme eylemini şu anda en iyi yapan parti İyi Parti teşkilatları bana göre.
Aslında kurulduğu günden itibaren İyi Partililerin kafalarındaki düşünce ve kurdukları hayal önce Ana Muhalefet Partisi konumuna ardından da İktidara yükselmek ve ülkeyi yönetmek.
Böyle olduğunu birçok yazar çizerin makalelerinden ve parti yetkililerinin konuşmalarındaki gizli hedeflerinden anlamak mümkün.
Geçtiğimiz günlerde İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Siyaset Akademisi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Akalın,Edirne İl Başkanı Ekrem Demir, Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar ile Uzunköprü ilçe teşkilatında basın toplantısı düzenlediler.
Bu toplantıdaki konuşmalarında Millet ittifakına Katolik nikahı ile bağlı olmadıklarını ve CHP’nin belediyelerde yaptığı yanlışları söylediklerinin altını çizdiler.
İl Başkanı Demirin önemli ve anlam yüklü konuşmasındaki açıklaması şöyle;“CHP bir seçim ittifakımız var.Ancak Katolik nikahı ile bağlı değiliz. Yaptığımız ittifak sonucu İstanbul, Ankara, Adana gibi alınamayacak illeri aldık. Türkiye siyasi hareketine baktığımızda CHP ne yaparsa yapsın alacağı oy yüzde 25’tir. Bu yüzde 25’in üzerine biz ne koyabiliriz ona bakacağız. Kimse alınmasın alınganlık göstermesin oyları bellidir.Ancak İyi parti olarak bizim oylarımız şu anda yükselerek devam ediyor.”
Bu açıklamadaki katolik nikahı ifadesinin kullanılış amacı ne olabilir.
Katoliklerde boşanma olmaz. Evlilik birdir.Evlilik tamamlandığı an onu kimse bozamaz.Mahkemeye gidip boşanırlar ama kilisede yaptıkları nikah asla bozulmaz.
Acaba başkan;”biz gerek gördüğümüzde bu ittifakta ayrılabiliriz” anlamında mı kullanmış?
Tartışılır tabiiki.
Ama Demir'in kastettiği;”ittifakız ama Kotolik nikahı yapmadığımız için bunu bozma hakkına sahibiz” anlamında kullanmış olmalı bana göre de.
İyi Parti yöneticileri düzenlenen basın toplantısında önemli mesajlar verirken,Milletvekili Çakır da şu ifadeleri kullanmış;” bölgenin ve ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar var.24 aydır durmaksızın sokak sokak, köy köy, kasaba kasaba geziyor ve vatandaşın derdini dinliyoruz. Genel başkanımızdan feyiz alarak biz de gücümüz doğrultusunda çalışıyoruz.Biz sahada siyaset yapıyoruz. Sürekli geziyoruz. Esnafımızı, çiftçimizi, sanayicimizi ziyaret ediyoruz. Sahada olan siyasi parti bir tek biziz. Onun için de sahayı da ülkenin içinde bulunduğu durumu, ülkenin nereye gittiğini ve yapılacak seçimde neyin olacağını da çok iyi biliyoruz.”
Siyaset Akademisi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Akalın'da,CHP’nin oyu bellidir. Biz siyasi parti olarak bu ideolojik tabanın üzerine merkezi de topluyoruz. CHP yüzde 25’te dururken, bizim artışımız, AK Parti’nin düşüşü oranında yükseliyor. Cumhuriyet Halk Partililer kusura bakmasın. Evet biz şu anda Millet İttifakı olarak birlikte hareket etmek zorundayız. Ama biz ayrı bir siyasi hareketiz, ayrı bir siyasi partiyiz. CHP bize gücenmesin ama bizim Edirne’de ödünç oylarımız var. Ben CHP’ye oy verdim, anneme oy verdirdim. Ancak aileme verdiremedim. Benim CHP’den alacak ödünç oyum var. Bu oyumu da alacağım ” demiş.
Bu açıklamaların ardından ben şunu anlıyorum ki;İyi Parti şunu söylemek istiyor;”2019 seçimlerinde kazanılan Belediyelerin çoğunda bizim oylarımız etkili oldu.O günden bu güne sahada çalışan biziz,oylarımızı arttıran biziz bu durumda ilk seçimde bizim 2019 da gösterdiğimiz hüsniyeti ve önceliği siz bize göstererek adaylıklarda İYİ Partiye öncelik verilmelidir” demek mi isteniyor acaba.
Hayırlı olsun gün gelince göreceğiz.
…