Trakya Üniversitesi Camii inşaatı devam ediyor. Balkan Yerleşkesi’nde yapılan 5 bin kişilik cami, tamamen hayırsever vatandaşların yardımlarıyla yapılacak. Trakya Üniversitesi Cami Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Rasim Özgün, “3 yılda bitirmeyi planlıyorduk ama belki de 5 yıla uzayacak gibi görünüyor” diyerek, maddi yardım beklediklerini söyledi. Camiin Mimarı İsmail Reyhan Esen ise üniversite camiinin yapı benzerliğinin İstanbul’daki Yavuz Sultan Selim Camii gibi olacağını açıkladı.
Balkan Yerleşkesi’ne yapılan Trakya Üniversitesi Camii’nin inşaatı devam ediyor. Tamamen hayırseverlerin yardımlarıyla yapılan ve yaklaşık 25 milyon liraya mal olması beklenen camide aynı anda 5 bin kişi namaz kılabilecek.
Caminin Mimari İsmail Reyhan Esen, klasik Osmanlı mimarisinde olacak Trakya Üniversitesi camiinin tek kubbe üzerinde külliye şeklinde bir yapı olacağını söyledi.
Esen, “Camimizin mimarisi klasik Osmanlı mimarisi olacak. Yapı olarak benzerliği İstanbul’daki Yavuz Sultan Selim Camii’ne yakın olacak. Tek kubbe üzerine arkasında revakları olan külliye şeklinde bir yapı olacak. Bodrum katı yaklaşık olarak üst katla aynı büyüklükte olacak. Üniversitenin yaklaşık 5 bin cemaatlik bir ihtiyaç belirlemişti. Üst katı yaklaşık olarak bin 500 kişilik, alt katı 3 bin kişilik kapasiteye sahip olacak. Eğer imkan verilir, hızlı bir şekilde yapılabilirse klasik Osmanlı mimarisinde gördüğümüz tüm süslemeleri bu camiimizde de göreceğiz.”dedi.
Trakya Üniversitesi Cami Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Rasim Özgün, cami inşaatının ekonomik sebeplerden dolayı biraz ağır ilerlediğini söyleyerek, Trakya Üniversitesi’nin herhangi bir katkısı olmadığını, hayırseverlerden destek beklediklerini ifade etti.
Özgün, “Üniversite camiimizin yapımı ekonomik sebeplerden dolayı ağır gidiyor. Vatandaşın yardımı bizi üzecek derecede. Hiç yardım gelmiyor denilebilir. Birkaç vatandaşımız demir ve betonunu karşıladığı için bu aşamaya getirebildik. Ama beklediğimiz bu değil. Para akışı olmuyor. Bu arada pandemi süreci girdi. O da etkiledi. Esnaf zor durumda. Onu da görüyoruz, hak veriyoruz. Ama biz daha ziyade hayırsever vatandaşların bu işe rağbet göstereceğini, yakınlık duyacağını ve bu şekilde tarihe ölümsüz bir eser bırakacağımızı düşünerek onlara güveniyorduk. Ya haberleri olmadı ya da onlar da ekonomik krize girdiler diye düşünüyoruz. Bu bir hayır işidir. Bunun parasal bir sınır olmuyor. Milyon veren de oluyor 10 Lira veren de oluyor. Biz bağış veya yardım toplamaya çıktığımızda ciddi sıkıntılar oluyor. Birçok yerden boş dönüyoruz. 10 Liralık makbuz dair kesemiyoruz.
Devlet desteği yok. Diyanet pandemi öncesi biraz yardım gönderdi ama daha sonra o da kesildi. Ümitliyiz. Mutlaka bitireceğiz. Ama uzayacak. 3 yılda bitirmeyi planlıyorduk ama belki de 5 yıla uzayacak. Üniversitenin kendisi bir katkıda bulunmuyor. Üniversitenin de kendine göre mazeretleri var. Kesinlikle ödeme yapamayacaklarını söylüyorlar. Onların hesaplarını onlar biliyor. Bize de söylediklerine inanmak düşüyor. Teknik destek anlamında inşaat dairesi zaman zaman kontrol yapıyorlar. Bu şekilde manevi yardımları oluyor. Manevi yardım yapılıyor ama maddi bir yardım yok.”dedi.