Tansiyon deyip geçmeyin, özellikle yüksek tansiyon birçok hastalığın habercisi olabilir. Özel Trakya Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Murat Akgün, 30 yaşından sonra her bireyin belirli aralıklarla tansiyonunu ölçtürmesi gerektiğini söyledi.
Yapılan araştırmalar, hipertansiyonun ülkemizde her üç kişiden birinde görülen önemli bir sağlık sorunu olduğunu ortaya koyuyor. Uzmanlar, günlük yaşamda bireylerin hiçbir sağlık sorunu olmamasına rağmen belirli aralıklarla tansiyonlarını ölçtürmeleri gerektiğine dikkat çekiyor.
Özel Trakya Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Murat Akgün, özellikle 30 yaşından sonra kişilerin mutlaka belirli aralıkla tansiyonunu ölçtürmesi gerektiğini söyledi.
Akgün, “Özellikle orta yaş gurubuna gelmiş olan insanların yeni 30 yaşını geçmiş insanların tansiyonlarını kontrol ettirmesi, şekerlerine, kolesterollerine baktırması, zor değil. Tansiyona baktırmak için hastaneye gitmeye gerek yok. Birçok yerde insanların tansiyonlarını ölçtürme şansı var. Tansiyon yüksekliği erken dönemde yakalanırsa, hastanın hastaneye gitmesini sağlayacak ve burada şekerine de kolesterolüne de bakılacak. Biz erken dönemde bu kişilerin önemli hastalıklarını görmeye başlayacağız” dedi.
Uzman Doktor Akgün, tansiyonun başta kalp olmak üzere böbreklere zarar verdiğini, beyin ve göz damarlarının bozulmasına neden olduğunu kaydetti.
Akgün, “Tansiyon zaman içinde böbrekleri bozuyor, beyin ve kalp damarlarını bozuyor, göz damarlarını bozuyor. Büyük tansiyon ve küçük tansiyonların belirli bir değerin üzerinde saptandığında mutlaka kendilerine en yakın bir aile hekimine müracaat etmelerini öneriyorum. Genel olarak dünyada kabul gören büyük tansiyonun 12’de olması, küçük tansiyonun da 8 olması ideal tansiyon erişkinler için bu. Büyük tansiyon 12’nin üzerine çıktığı durumlarda küçük tansiyonun 8’in üzerine çıktığı durumlarda bir doktora müracaat etmek gerekir. Bu erken dönemde yakalanırsa arabanın marşına basılmış gibi oluyor. Belirli tahliller yapılıyor. Kötü sonuçları önceden önlenmiş oluyor” dedi.
Uzman Doktor Akgün, uyku düzensizliği, aşırı efor gibi durumların tansiyonu etkilediğini açıkladı.
Akgün, “Dolaşıyorsunuz, hiçbir şikayetiniz yok. Başınız ağarmıyor, mideniz bulanmıyor normal faaliyetlerine devam ediyorsunuz. Bir gün tuzlu yediğinizde, alkol aldığınızda, bir şeye üzüldüğünüzde tansiyonunuz yükseliyor. Ama belki siz 10 yıldan beri tansiyon hastasısınız. Düzensiz uyku, ağır eforlar, aşırı koşmalar tansiyonu etkiliyor. Genellikle tansiyon hastalarında tansiyon yükseldiği zaman baş ağrısı, bulantı, kulak çınlaması, görme bozukluğu, çabuk yorulma oluyor. İleri boyutlarda göğüs ağrısı oluyor bu da kalp ile ilgili sorunların yavaş yavaş başladığını gösteriyor” dedi.