Edirne’nin simgesi el emeği göz nuru mesleklerden olan süpürgecilik, artık eleman yetişmediği için yok oluyor. Bir zamanlar 300 ustanın yer aldığı süpürge borsasında günümüzde sadece 10 usta mesleği yaşatmaya çalışıyor. Son süpürgeciler, kendilerinden sonra kimsenin yetişmediği için mesleğin kaybolacağını söylüyor.
Süpürgecilik mesleği son demlerini yaşıyor. Edirne’de 30 yıl öncesine kadar bine yakın kişinin geçim kaynağı olan süpürgecilik, teknolojiye yenik düştü. Süpürge borsasında 10 ustayla mesleği yaşatmaya çalışan son süpürgeciler, kendilerinden sonra kimsenin yetişmediği için mesleğin kaybolacağını söyledi.
Yaklaşık 50 yıldır süpürgecilik yapan Hamdi Gaspar, mesleklerini yaşatmanın her geçen yıl daha da zorlaştığını söyledi.
Gaspar, “Bu sanata 1970'de işyerimi açarak başladım. O günden bugüne devam etmekteyim. Başladığımız zamanlarda burada Edirne Ticaret Borsası'na kayıtlı 300 üye vardı ve hepsinin burada işyeri vardı. Günümüzde şu anda faaliyet gösteren 10 arkadaşımız kaldı. Günün teknolojisi bizi bitirdi. Dolayısıyla bu duruma geldik. Tüketimle birlikte üretim de düştü ve her geçen gün düşmeye devam ediyor. Çünkü eleman yetişmiyor. Bir elemanın yetişmesi için zamana da ihtiyaç var. İstikrarı olmayan bir işle uğraştığımız için bu meslekte eleman yetişmesi imkansız artık.
Kar marjı artık çok düşük. Tüketimin de düşmesiyle çok iş yerleri kapandı. Daha önceleri gözle görülmüyordu ama Edirne ekonomisini çok canlandıran bir sektördü. Bunun yanında bölgemizde de çok yetişiyor hammadde olarak. İşlenmemiş ve işlenmiş ürünleri Türkiye'nin her yerine gönderiyorduk. Çok hızlı faaliyet vardı.
Kar getirmeyen bir iş olduğundan dolayı zaman geliyor zararına çalışıyoruz. Bu nedenle aracı kuruluşlarla çalışıyoruz. Onlar da kendi karlarını düşünerek ona göre satıyor ve biz bir şey kazanamıyoruz. Bizi bu durum çok zorluyor. Bu sene öyle bir yıl yaşadık ki geçen sene kilosu süpürge telinin 9 liraydı, bu yıl 19 liraya kadar çıktı. Bir süpürgeyi kilogram üzerinden alıp işliyorsun, bu esnada yüzde 20'ye varan sap ve çöp kaybı oluyor. Yani işimiz gram altın değerinde oldu. Süpürgeyi altın değerinde işliyoruz. Bir süpürgenin nereden baksanız 10 lira işçilik maliyeti, 10 lira da ham madde maliyeti gidiyor. 20 liraya ben süpürgeyi satarsam belki ayakta dururum” dedi.
Baba mesleği süpürgeciliği 40 yıldır sürdüren Yılmaz Helvapişiren, “Belki 3 – 4 sene sonra biz de bırakınca bu meslek bitecek” dedi.
Helvapişiren, “Bu benim baba mesleğim. 40 yıldır süpürge üretimi yapıyorum. Mesleğimiz zor, kolay değil. Çok uğraşması var. Yıllardan beri bu işi yaptığımız için bize çocuk oyuncağı geliyor. Şu an hiç ustamız kalmadı. Herkes yaşlandı, geçim sıkıntıları oldu ve bıraktı. Eskiden mesleğimiz çok rağbet görüyordu, 300 tezgah vardı, bugün 4-5 tane kaldı. Biz artık son temsilcileriyiz. Yaş ilerleyince biz de anca bildiğimiz işi yapıyoruz. Belki 3 – 4 sene sonra biz de bırakınca bu meslek bitecek” dedi.
Süpürgecilik mesleğinden emekli olan Hasan Usta da, süpürge ustaları olarak git gide tükendiklerini söyledi.
Usta, “Artık süpürgenin kullanım alanı daraldığından dolayı teknoloji bizi bitirdi. Teknolojiye yenik düştük. Hepimiz 60'ın üzerindeyiz ve git gide tükeniyoruz. Kala kala 4 firma kaldı. Artık meslek bitiyor. Gençler neden gelsin ayrıca. Önü açık bir meslek değil. Kullanım alanı dar. Biz kendimiz de almıyoruz artık. Ben oğlum olsa buraya gel demem” şeklinde konuştu.