Dünya genelinde 1971 yılından bu yana kutlanan 8 Nisan Dünya Romanlar Günü, bu sene koronavirüsle mücadelemiz dolayısıyla kutlanamadı. Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Turan Şallı, televizyonumuza yaptığı açıklamada; “tenlerimizin rengi ayrı olabilir ama gözyaşlarımızın rengi aynıdır” diyerek, toplum olarak birbirimizle daha çok kucaklaşmalıyız ifadelerini kullandı.
1971 yılından bu yana dünya genelinde kutlanan 8 Nisan Dünya Romanlar Günü koronavirüs salgını sebebi ile bu yıl kutlanamadı. Bu seneki kutlamalar için bir fotoğraf sergisi açmayı planladıklarını fakat süreç içerisinde sergiyi ertelemek durumunda kaldıklarını ifade eden Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Turan Şallı, televizyonumuza açıklamalarda bulundu.
Şallı şu ifadeleri kullandı; “8 Nisan Dünya Romanlar Günü sebebi ile bugüne özgü fotoğraf sergisi hazırlamıştık. Koronavirüs sebebi ile bu sergimizi erteleme kararı aldık. 8 Nisan Dünya Romanlar Günü, yüzyıllar önce Hindistan’ı terketmek zorunda kalan çingeneler kendilerine bir yaşam alanı yaratmak için, dünyanın çeşitli bölgelerine dağılmışlar. Avrupa coğrafyasında büyük bedeller ödeyen çingeneler, ayrımcılık ve ötekileştirmelerle yıllarca çırpınıp durdular. Gittikleri her yerde, yoksulluğu, yokluğu ve yaşadıkları tüm sorunları da beraberinde götürdüler. Avrupa topraklarında toplumsal baskılara ve devlet otoritelerinin ağır baskıları sonucunda toplumun istenmeyen kesimleri olmaktan kurtulamadılar. Toplumda var olma duyguları ve kendilerine yönelik uygulanan sistematik baskılardan kurtulmak içinn 1971 yılında ingiltere yakınlarında çok farklı ülkelerden gelen temsilcilerin vasıtasıyla 3-4 günlük bir toplantı düzenlendi. Bu toplantı sonrasında Dünya Romanlar Günü olarak kabul edilmesini sağladılar. Çingenelerin avrupa coğrafyasında yaşadıkları sıkıntıları, tarihte hiç bir zaman dillendiremediler fakat hep yaşadıkları zulümler tarihin içinde saklı kalmış durumda. Bugüne bakıyoruz, Çin’den tüm dünyamıza yayılan koronavirüsten söz ediyoruz. Bu öldürücü etkisinden insanların korunmaya çalıştığı günleri yaşıyoruz. Yaşadığımız süreç içerisinde biz romanlar, çingeneler şunu önemsiyoruz; önemli olan bu toplum. Bu toplum içerisinde birlikte sevgiyi, saygıyı ve kültürel zenginliğimizin her zaman öne çıkması taraftarıyız. Biz şunu ifade etmek istiyoruz; tenlerimizin rengi ayrı olabilir ama gözyaşlarımızın rengi aynıdır. Toplum olarak birbirimizle daha çok kucaklaşmalıyız. Çingenesiyle, kürdüyle, lazıyla tüm sosyal sınıflarla birlikte bu yaşadığımız zor süreci atlatacağımıza inanıyoruz. Biz şunu istiyoruz; Dünya Romanlar Günü de bizim olsun, sevgi de bizim olsun, kardeşlik de bizim olsun, tüm insanlık bizim olsun.”