2025 yılında uygulanacak asgari ücret rakamına tepki gösteren Saadet Partisi İl Başkan Yardımcısı Faruk Yalçınkaya, “Bizler; asgari ücret değil, insani ücret talep ediyoruz. Bunun gerçekleşmesi için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da canla, başla aziz milletimiz için çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.
Saadet Partisi Edirne İl Başkanlığı tarafından ‘asgari ücret’ konulu basın açıklaması gerçekleştirildi. Saraçlar Caddesi’nde düzenlenen basın açıklamasını, İl Başkan Yardımcısı Faruk Yalçınkaya okudu. Yalçınkaya, 2025 yılında uygulanacak asgari ücret rakamına tepki gösterdi.
Yalçınkaya, “2024 yılında milyonlarca emekli kardeşimizi sadaka parası bile denemeyecek bir ücretle açlığa mahkûm eden iktidar; 2025 yılında yoksul kesimin açlıkla mücadelesini daha da katmerli hâle getirdi. Açıklanan asgari ücret, TÜİK’in pembe enflasyonunun bile altında bir rakamdır. TÜİK’in bütün algı oyunlarına rağmen gösterilen yüzde 47’lik enflasyon oranı bile asgarî ücretliye çok görüldü. Halbuki biz bu enflasyonun yüzde 80’lerde olduğunu biliyoruz. Biz ‘yoksul kesimi enflasyona ezdirmeme sözünün’ tutulmadığını biliyoruz. Haftalarca masada oturup, bir çözüm için çalışmadığınızı biliyoruz. Ve artık sizin neyi bilmediğinizi de biliyoruz. Siz çarşıyı bilmiyorsunuz, pazarı bilmiyorsunuz, sokağı bilmiyorsunuz, emekçiyi bilmiyorsunuz. Öyle görünüyor ki bir zamanlar hesabı yapılan, bir bardak çay ve simidin fiyatını bile bilmiyorsunuz. Şimdi soruyoruz: Bu rakamı neye göre belirlediniz? Kimle belirlediniz?
Bu asgari ücret rakamı yoksul milyonların değil, rantçı azınlığın rakamıdır. Tenceresi boş kalan annelerin değil, sofraları zengin olanların rakamıdır. Sabahın köründe işe giden işçinin değil, köşeyi kolay yoldan dönenlerin rakamıdır. Okuluna yırtık botla giden çocukların değil, makam aracı için kavga edenlerin rakamıdır. 85 milyonun değil, faiz lobilerinin rakamıdır. Bu rakam işçinin, işverenin değil; Hazine ve Maliye Bakanının rakamıdır.
İktidar, 2002 yılından bugüne asgarî ücreti dolar bazında 628 dolara çıkardık diye övünüyor. Biz de soruyoruz: sizin alım gücü diye bir şeyden haberiniz var mı? Zamanında 126 dolar ile geçinebilen bir ülke, neden bugün 628 dolarla geçinemiyor? Biz size cevabını verelim: çünkü ortalama kira fiyatları bugün 500 doların üstünde. Daha açıklayıcı olalım. Bugün asgari ücret 22 bin 104 Türk Lirası oldu. Ücretin tamamını geçtik. Şu sonundaki 4 lira ile bir zamanlar, henüz Türkiye’de AK Parti yokken neler yapılabiliyordu neler. Bakınız; 2002’de 4 lirayla 8 paket makarna alınabiliyordu. 2002’de 4 liraya 30 adet yumurta alınabiliyordu. Bakınız burası çok önemli; 2002’de 4 liraya 4 tane dürüm-ayran alınabiliyordu. Bugün 4 lirayla, bir ciklet dahi alınamıyor.
Güzel ülkemizde asgari ücretle veya biraz üstüne çalışan yaklaşık 8,5 milyon emekçimiz ve ailesinin kabul etmeyeceği, edemeyeceği bu rakamı biz de kabul etmiyoruz. Çünkü bu rakam zulümdür. Emeğe zulümdür. Emekçiye zulümdür. Alın terine zulümdür. Kiraların yüzde 60, pazar fiyatlarının yüzde 100 arttığı bir ortamda çalışana yüzde 30 zam bırakın vermeyi teklif dahi edilmemelidir. Aziz milletimiz adına buradan haykırıyoruz; bu yanlıştan dönün. Kuru soğana muhtaç ettiğiniz, soğuk evlerinde kombi açamaz duruma düşürdüğünüz, çocuğunun beslenme çantasına ekmekten başka bir şey koyamaya on milyonlarca insanın gözyaşları sizi boğmadan bu yanlıştan dönün. Talebimiz açıktır. Bizler; asgari ücret değil, insani ücret talep ediyoruz. Bunun gerçekleşmesi için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da canla, başla aziz milletimiz için çalışmaya devam edeceğiz. Son olarak, birazdan hep birlikte PTT’ye gidecek, şu an elimde bulunan ve ciklet dahi alamadığımız bu 4 lirayı Hazine ve Maliye Bakanlığına göndereceğiz. Belki bu 4 lira, bir sonraki çay-simit hesabında kullanılır.” şeklinde konuştu.