Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Pazarkule Sınır Kapısına gelerek Yunanistan’a geçmeyi bekleyen göçmenleri ziyaret etti. Malkoç, yapılan görüşmelerin ve incelemelerin ardından basın açıklamasında bulundu. Malkoç, “Türkiye 10 yıl boyunca üzerine düşeni yapmıştır” dedi.
Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Avrupa’ya geçmeyi bekleyen göçmenleri Pazarkule Sınır Kapısı’nda ziyaret etti. Basın mensupları için ayrılan, sınır kapısından yaklaşık iki km uzaklıktaki alana gelen Malkoç burada basının sorularını yanıtladı.
Malkoç, Yunan bir gazeteci tarafından kendisine yönlendirilen Türkiye’nin göçmenleri otobüslerle sınıra getirdiği sorusuna ise “Türkiye’yi itham etmek vicdansızlıktır” diye yanıt verdi.
Malkoç, “Böyle bir soruyu sormaya hakkınız yok. Lütfen. Biz bir insan hakları kurumuyuz gelip burada bu millete, Türk milletinin fertlerine veya kurumlarına böyle bir soruyu sormaya hakkınız yok. Bu bir insanlık dramıdır. Türkiye’nin problemi değildir. İnsanlığın dramıdır. Dünya Türkiye’den ibaret değildir. İngilizler, Almanlar, Amerikalılar veya diğer ülkeler, 21. yüzyılın bu dramına, bu sıkıntısına insan hakları adına el atmalıdırlar. Türkiye’yi burada itham etmek en azından vicdansızlıktır, ahlaksızlıktır. Türkiye 10 yıl boyunca üzerine düşeni yapmıştır. Bunun sorumlusu bu konuda duyarsız kalan ülkelerdir. Bir insan hakları kurumunun başında ki ombudsman olarak bunu ifade ediyorum. Tekrar söylüyorum. Türkiye kendi hukuku açısından, Birleşmiş Milletler Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi açısından, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi açısından ve Cenevre Anlaşması açısından üzerine düşen sorumluluğu yerine getiriyor. Bu soruları gidin Avrupa’da ki yetkililere sorun, onların duyarsızlığına sorun, gidin onları insan hakları adına, insanlık adına harekete geçirin. Bir ombudsman kurumu, bir insan hakları savunucusu olarak bunu söylemek hakkımdır. Uluslararası hukuka göre kapıyı açmayan, mecbur kalan Yunanlılara gidin bunu sorun arkadaşlar. Türk milletine teşekkür etmeniz gerekir. Yaralılar var, yaralılar hastanelerde. Şu üzücü; buradan sınırı geçenlerin bir kısmına Yunanlıların gaz attıkları yetmiyormuş gibi sınırı geçenleri dövüyorlar, yaralıyorlar ve bunları Türk yetkilileri alıp hastanelerde tedavi ediyorlar.” diye konuştu.
Malkoç, Suriye’deki iç savaşın 21’inci yüzyılın en büyük dramı olduğunu söyledi.
Şeref Malkoç, “21. yüzyılın dramı olan Suriye iç savaşında bugüne kadar kılını kıpırdatmayanlar, bugüne kadar bu insanların dertleriyle ilgilenmeyenler bundan sonra ilgilenmek zorunda kalacaklar. Çünkü Suriyelilerde insan, 21.yüzyıldayız. Bütün dünya sorumludur bundan sadece Türkiye değil. Türkiye’nin üzerine bütün insanlığın sorumluluğunu yüklemek bir haksızlıktır. Türkiye üzerine düşeni yapmış ve yapmaya devam ediyor. Tekrar söylüyorum hiç kimse buraya zorla getirilmiyor. 5 bin kişi var, temsilcileri ile görüştük, kendileri ile görüştük. Kim arzu ediyorsa, nereye gitmek istiyorsa burada otobüsler var onları getirecekler. 5 bin kişiyi tahminen söylüyorum bu resmi rakam değildir. Bu konuda devletin yetkilileri var biz bir insan hakları kurumu olarak bu tespitleri ve değerlendirmeleri yaptık önümüzde ki günlerde de bunun raporunu yayınlayacağız. Birleşmiş milletlere göndereceğiz, Avrupa insan hakları ile ilgili kurumlara ve dünyada ki bütün ombudsmanlara göndereceğiz.
Yunanların ve Avrupa birliğinin koyduğu engeller sonucu Türkiye bu anlamda üzerine düşeni yaptı. Uluslararası hukuk açısından, iş hukuku açısından da Türkiye üzerine düşeni yapıyor geri kalıyor Yunanistan’ın tutumu, geri kalıyor Avrupa birliğinin tutumu, geriye kalıyor Birleşmiş Milletlerin tutumu inşallah onlarda aşılacaktır. Sabırla hukukun içerisinde meşru mücadele sürecektir.” dedi.