Uzmanlar, Kovid-19 ile mücadele kapsamında alınacak korunma tedbirlerinin yanı sıra dengeli ve yeterli beslenmenin önemine de değiniyor. Bağışıklığın güçlendirilmesi için tavsiyelerde bulunan Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuğçe Daloğlu, uyku düzeni ve su tüketiminin de bu süreçte çok önemli olduğuna dikkati çekti.
Yeni tip koronavirüsle mücadele kapsamında maske, eldiven ve sosyal mesafe kurallarına uymanın yanı sıra beslenme ve uyku düzeninin önemine de değinen uzmanlar, bağışıklık sistemini güçlendirecek tavsiyelerde bulunuyorlar. Edirne Özel Ekol Hastanesi’nde görev yapan Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuğçe Daloğlu, uyku düzeninin bu süreçte çok önemli olduğunu vurguladı.
Daloğlu, “Koronavirüs sürecinde bağışıklığı güçlendirmek adına birkaç temel kuralımız var fakat tek başına herhangi bir besin bağışıklığımızı güçlendirmez, bunların bir bütün olması gerekiyor. Uyku bunların en önemlisi. 7-8 saatlik uykular bağışıklığımız için çok önemli fakat geç yatıp geç kalkmalar değil, biyolojik saatimize uygun şekilde, rutinimizi bozmayacak şekilde uyuyup uyanmamız gerekiyor.” diye konuştu.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuğçe Daloğlu, bağışıklığımızı güçlü tutmak için su tüketimine de özen gösterilmesini gerektiğinin altını çizerek, sebze ve proteinlerin antioksidan kaynakları olduğunu ve vücuda giren mikroorganizmalarla, virüslerle savaşmak için çok önemli olduğunu söyledi.
Daloğlu, “Diğer bir kuralımız; su. Bağışıklık için su tüketimi çok önemli. Her gün 2,5 lt su tüketilmesini öneriyoruz. Sebzeler, meyveler biliyorunuz ki bağışıklığımızı güçlendirmek için çok önemli. Rengarenk tabaklar hazırlamalısınız. Tabağınızda protein olmalı; yumurta en temiz proteindir. Bu dönemde kırmızı et, balık, tavuk tüketilmeli fakat sadece et olmak zorunda değil; nohut, yeşil mercimek, kurufasülye gibi bitkisel proteinler tüketebilirsiniz. Bunların yanında mutlaka sebze de tüketilmeli. Çiğ sebzeler, salatalar tüketmelisiniz. Mor renkler, turuncu renkler, sarı renkler, yeşil renkler tüketmenizi istiyoruz. Bunlar bağışıklığımız için güçlü antioksidan kaynakları ve vücuda giren mikroorganizmalarla, virüslerle savaşmak için çok önemliler.”
Tahıl tüketimine de değinen Daloğlu şöyle devam etti: “Tahıllardan mutlaka almalıyız. Evde ekmek yapmayı deneyebilirsiniz ya da bulgur pilavı yapıp tüketebilirsiniz. Zaman zaman makarna yiyebilirsiniz, bunlar tahıl kaynakları. Ayrıca şunu da belirtmek istiyorum; bağışıklığı güçlü tutacağız diye günde 10 tane, 20 tane portakal yemek zorunda değiliz ya da meyvelerin suyunu sıkıp içmemize gerek yok. Her gün yeterli miktarda, 2 tane ya da 3 tane meyve yediğimiz sürece zaten bağışıklığımız güçlü olacaktır. Yani sizler bu süreçte bağışıklığı ekstra güçlendirmek için, ekstra meyve tüketmeyin. Bu yağlanmaya sebebiyet verecektir ve vücudunuz daha çok yorulacaktır. Bağışıklığı yoran şeylerden biri de şekerli gıdalardır. Lütfen şeker ve şekerli gıdalardan uzak duralım. Bağışıklığınız bir de bunlarla savaşmak zorunda kalmasın. Çünkü; hali hazırda savaşması gereken başka bir durum söz konusu olabilir. Baharatları kullanabiliriz; zencefil, zerdeçal, karabiber kullanabilirsiniz. Bu süreçte bitki çayları tüketebiliriz. Papatya, ıhlamur, ekinezya, herhangi bir sağlık probleminiz yoksa günde iki fincandan fazla olmamak kaydıyla yeşil çay tüketebilirsiniz. Tüm bu söylenenleri dikkate alarak bağışıklığınızı güçlü tutabilirsiniz. Bağışıklığın güçlü olması demek bütün kurallara uymak demektir. Düşük ya da çok yüksek kalorili beslenmek bağışıklığınıza zarar verecektir. Dengeli ve yeterli beslendiğiniz sürece bağışıklığınız güçlü olacaktır.”
