Edirne’de sivrisinek gibi karasinek sorunu da baş gösterdi. Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, Karaağaç bölgesindeki kanaldan su akmadığı için karasinek ve sivrisinek üretmeye başladığını söyledi. Tanrıkulu, “halkımızın içi rahat olsun biz yıl boyunca bilimsel ve biyolojik mücadelemizi yapıyoruz” dedi.
Edirne’de yaz aylarında en önemli sorunlardan biri haline gelen sivrisinek sorununa bu yıl karasinek de eklendi. Sivrisineğin yanı sıra karasinekler rahatsızlık yaratıyor.
Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, özellikle bu yıl yapılan mücadeleye rağmen sivrisinek ve karasinek sorununun Kanal Edirne’den kaynaklandığını söyledi. “Bu durum ne yazık ki bundan sonra da devam edecek” diyen Tanrıkulu, kanaldan su akmadığı için sivrisinek ev karasinek üreten noktaların oluştuğunu, ayrıca çevredeki çeltik tarlalarının da sıkıntı oluşturduğunu ifade etti.
Tanrıkulu, “ Vatandaşlarımızdan sivrisinek sorunlarıyla ilgili direkt olarak bana şikayetleri oluyor. Biz bütün kışlık mücadelemizi yapıyoruz. Aslında bu sene sivrisinekte bir artış yok. Bu da, 153’e gelen, maille ve telefonla gelen şikayetlerin oranını geçen yılla karşılaştırdığımızda ortaya çıkıyor. Aslında Başkanımız Recep Gürkan’ın da ifade ettiği gibi, bu sene çok önemli ve ekosistemi bozan bir durumla karşı karşıyayız. Edirne açısından bu durum ne yazık ki bundan sonra da devam edecek. Bunu her platformda söylüyorum. Edirne Kanalı diye tabir edilen ve Karaağaç’a, Meriç Nehri’ne bypass yapılan kanal; tamamen bir mühendislik hatası mı diyeyim, gereksiz bir çalışma mı diyeyim, bilemiyorum. Çünkü orası benim açımdan, benimle ilgili olan biyosidal uygulamayla ilgili çok önemli bir zafiyet veriyor. Aynı zamanda da o Meriç Nehri’nin kanallarına, kanal haline getirilen o duvarlarla beraber çok ciddi bir sorun oluşturacak. Evet, Edirne’de, özellikle de Karaağaç Bölgesi’nde bir sivrisinek sorunu var, karasinek sorunu da var. Ama nedeni ne yazık ki; insan eliyle yaratılan bir çevre felaketi. Edirne Kanalı’ndaki su, şu an belli bir debiye ulaşmadığı için, oradan su akmadığı için kanalın içerisinde birçok karasinek ve sivrisinek üreten noktalar oluştu.
Bunun yanında tabii kaçak ekilen çektik alanları da büyük anlamda sıkıntı oluşturuyor. Neredeyse artık Sarıbayır’ın karşısında, Kazanova Deresi’nin hemen kenarında ve birçok şehre çok yakın yerde kaçak olarak ekilen yerlerde bu sorunla karşılaşıyoruz. Ama şu konuda Edirne Halkının içi rahat olsun ki; biz bütün yıl boyunca bilimsel ve biyolojik mücadelemizi yapıyoruz. Eğer biz Edirne’de, Edirne topraklarına zarar veren kimyasalları döksek belki de insanlar hiç sivrisinekle karşılaşmayacak. Ama ben biyolojik dengeyi ve ekosistemi bozan bir çalışma asla yapmam, yapmayacağım da. Çünkü Edirne’nin toprağını, suyunu, böceğini çok seviyorum. O yüzden bizim yaptığımız biyolojik çalışmadır ve Edirne topraklarına zarar vermeyen Sağlık Bakanlığı’nın ve Avrupa Birliği’nin bütün izinleriyle ilgili ilaçları kullanıyoruz. Bu anlamda aslında sadece 21.15-21.30 arası 15 dakika bir sivrisinek yoğunluğu oluyor.” dedi.