Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu tarafından 23 Eylül 1821 Mora katliamının yıldönümü nedeniyle basın açıklaması düzenlendi. Yunan isyancılar tarafından 23 Eylül 1821 tarihinde ele geçirilen Tripoliçe’de 30 binden fazla Türk’ün katledildiğini söyleyen Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı Zürfettin Hacıoğlu, “Mora katliamı Yunan tarihinde kara bir lekedir.” ifadelerini kullandı.
Silahlı Yunan çeteler tarafından 23 Eylül 1821 tarihinde çıkarılan isyanın yıldönümü nedeniyle Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu tarafından basın açıklaması düzenlendi. Söz konusu isyanda Türklerin sadece ölümle değil açlık ve esaretle de karşı karşıya kaldığını belirten Konfederasyonun Yurtdışı İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Zürfettin Hacıoğlu, “23 Eylül 1821 Mora isyanı bir insanlık trajedisidir. Yunan çetelerin gerçekleştirdiği katliamdır.” dedi.
Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu Yurtdışı İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Zürfettin Hacıoğlu tarafından yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Mart 1821’de Mora Yarımadasında başlayan ve Rum azınlığın yaşadığı diğer bölgelere yayılan ayaklanmalar esnasında, silahlı Yunan çeteler tarafından Mora, Orta Yunanistan ve Ege Adaları’nda yaşayan Türklere yönelik birçok katliam gerçekleştirilmiştir. Yunan isyancılar tarafından 23 Eylül 1821 tarihinde ele geçirilen Tripoliçe’de 30 binden fazla Türk katledilmiştir. Ayaklanmanın başladığı esnada Mora Yarımadası’nda bulunan Avrupalı yazar, tüccar ve askerlerin hatıratlarında, Yunanlılarca ele geçirilen yerleşim yerlerinde Türklerin maruz kaldığı insanlık dışı muamele, işkence ve zulmün boyutu gözler önüne serilmektedir. Yaşanan katliamların ardından Tripoliçe, üzerinde yalnızca dumanlar tüten harabe bir şehir olarak tasvir edilmiştir.
Yunan isyanı boyunca Mora Yarımadası’ndaki Türkler sadece ölümle değil açlık ve esaret ile de karşı karşıya kalmışlardır. Rum isyancılar intikam hissiyle Müslüman köylerini yağmalayıp Türkleri katletmiş, kuşattıkları şehir ve kalelerde Türkleri açlığa mahkum ederek onları teslim olmaya zorlamışlardır. Ele geçirilen şehirlerde ise yağma ve katliam isyanın sıradan ve rutin bir parçası haline gelmiştir. Ayrıca, Rum din adamları isyana katılan Rumlara şehitlik vaat ederek halkı ayaklanmaya teşvik etmiştir. Bununla birlikte, Türklerin yanı sıra Mora’da yaşayan Osmanlı Yahudileri de Rum mezaliminden etkilenmiş, kuşatmalar esnasında yaşanan kıtlık, sefalet ve yağmalar nedeniyle hayatlarını kaybetmişlerdir.
Görgü tanıklarının hatıratlarında ve tarihi vesikalarda yer alan söz konusu katliam ve yağmalar göz önünde bulundurulduğunda, isyan sırasında atılan sloganlarda Mora Yarımadası’nda hatta tüm dünyada tek bir Türk kalmayana kadar savaşacaklarını dile getiren ayaklanmacıların, Mora Türkleri ile bölgedeki Yahudileri Avrupa’nın gözleri önünde planlı bir şekilde yok ettiği söylenebilecektir.
Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu olarak 23 Eylül 1821 Mora katliamını unutmamak için ileriki günlerde Edirne’den başlayarak Konfederasyonumuza bağlı Federasyonlar ve Derneklerin iştiraki ile ülke çapında anma etkinlikleri ve paneller düzenleyeceğiz.
23 Eylül 1821 Mora isyanı yaşanan bir insanlık trajedisidir. Yunan çetelerin gerçekleştirdiği katliamdır. Mora katliamı Yunan tarihinde bir kara leke olarak kalacaktır.”