68 yaşındaki akrabası tarafından 9 yaşından 18 yaşına kadar istismar edilen ve suç duyurusunda bulunduktan 52 gün sonra olayın duyulması ve soruşturmanın başlatılmaması üzerine bunalıma giren Ahmet Emre Yıldır, geçtiğimiz yıl Nisan ayında ailesiyle birlikte yaşadığı 15’inci kattaki evin penceresinden atlayarak canına kıymıştı. Bugün Edirne Adliyesi’nde görülen davada sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilirken duruşma 9 Haziran 2020 tarihine ertelendi.
Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde küçük yaştan itibaren 9 yıl boyunca akrabası V.T’nin cinsel istismarına uğrayan Emre Yıldır, geçtiğimiz yıl Nisan ayında ailesinin 15’inci kattaki evinin penceresinden atlayıp yaşamına son verdi. Canına kıymadan 52 gün önce V.T. hakkında suç duyurusunda bulunan Yıldır, olayın duyulması ve soruşturmanın henüz başlamamasından dolayı bunalıma girdi. V.T. ile görüşmesinin ses kaydını alan Emre Yıldır, bu delillerle Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu fakat suç duyurusu Yıldır’ın ölümünden sonra işleme konuldu.
Çocuğun nitelikli cinsel istismarı gerekçesiyle tutuklanan V.T., görülen ilk duruşmada serbest bırakılmış, ardından Edirne Cumhuriyet Savcısı tarafından tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılması talep edilmiş, Ağustos ayında da tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Bugün görülen 3’üncü duruşma sonrası basın mensuplarına açıklama yapan Ahmet Emre Yıldır’ın ablaları “Artık bu davanın son bulmasını istiyoruz” dediler.
Emre Yıldır’ın ablası Derya Gür, “Bugün beklediğimiz bir karar oldu. Ahmet Emre Yıldır’ın avukatı Merve Uçanok ve Oğuz Mescioğlu bizleri en iyi şekilde olması gerektiği gibi savundular. İlk önce bundan dolayı Merve Uçanok’a ve Oğuz Mescioğluna teşekkür ediyorum. Çünkü avukatlık demek ne olursa olsun müvekkilini sonuna kadar savunmak değildir. Haklı olduğu yönde savunmaktır. Etik olan budur. Merve Hanım da sonuna kadar bize inandı, Emre’ye inandı ve o ses kaydını dinlemesine rağmen sonuna kadar bizim yanımızdaydı ve hala yanımızda, bizi en iyi şekilde savundu. Çocuk istismarcısı sanık V.T.’nin avukatları da buradaydı onlarda savunmalarını yaptılar kendilerince, heyet kararını verdi. Mahkememiz 9 Haziran 2020 saat 14.00’a bırakıldı. Çocuk istismarcısı sanık V.T.’nin oğlunun da dinlenmesine karar verildi. Biz artık adaletin gelmesini istiyoruz. Burada, Edirne’de tekrar aynı sorunları yaşamak istemiyoruz. Çünkü acımıza acı ekleniyor daha fazla Emre’yi bu şekilde anmak istemiyoruz. Mezarının başına gidip onu gerçekten dualarla en iyi şekilde anmak istiyoruz. Adalet elbet yerini bulacaktır diye ümit ediyorum. Zaman geçiyor, 1 sene olacak neredeyse çünkü Emre 6 Mart’ta ilk şikayette bulunmuştu artık 1 sene geçti. Biz artık davanın son bulmasını, çocuk istismarcısı sanığın ağırlaştırılmış müebbet olarak cezasını almasını istiyoruz” diye konuştu.
Abla Zehra Nazlı Kulaksızoğlu da, “Emre bir adalet mücadelesi başlattı ama dayanamadı yaşadıkları çok ağırdı, omuzlarındaki yük 9 yaşından 26 yaşına kadar çok ağır bir yük yaşadı. Son zamanlarında bizimle bunu paylaştı bizde Emre’nin sesi, nefesi olmasa bile bu adalet savaşını, bu adalet mücadelesini Emre gibi mağdur olan istismara uğrayan tüm çocuklar için mücadelemizi vermek uğruna buradayız ve bu bizim sesimiz değil artık bu Emrelerin sesi. Emre’nin ölmediğini biliyoruz. Emre ölümsüzleşti, emsal kararlar çıkmalı ki kimsenin çocuklarına kimse dokunamasın artık. Kirli eller çocuklarımızın üzerinden çekilsin” dedi.
Yetkililere seslenen abla Nur Aslı Kaynar da, “Ben Sayın Cumhurbaşkanına, Sayın Adalet Bakanlığına seslenmek istiyorum. Ben Emre’nin ablasıyım. Emre bana bu olayları anlatırken karşımda dev gibi çocuk küçücük kaldı. Ben artık ses kaydı çözümlenmesini beklemek istemiyorum. Ben artık adliye köşelerinde ‘Emre için adalet istiyorum’ demek istemiyorum. Ben bir an önce hakimlerin net karar vermesini istiyorum. Ben artık Emre’nin mezarına gidip sadece dua edip Emre’yi anılarımda yaşatmak istiyorum. Ben adliyelerde Emre için koşturmak istemiyorum. ‘Emre için adalet’ diye bağırmak istemiyorum. Ben artık bir sonraki davanın son olmasını istiyorum. Çünkü bizler çok yıpranıyoruz. Acımıza acı katıyoruz. Benim 5 yaşındaki çocuğum her gün “anne dayımla ilgileniyorsun seni affetmiyorum” diyor. Ben artık çocuğumla ilgilenmek istiyorum. Emre’nin davası netleşecek ki ben 5 yaşında ki çocuğuma bakabileyim. Ben bütün yetkililere sesleniyorum. Lütfen duyun sesimi, duyun sesimizi” ifadelerini kullandı.
Ahmet Emre Yıldır’ın ailesinin avukatı Merve Uçanok da, “mahkeme heyeti, sunduğumuz delil ve anlatımları kendi vicdan terazisinden geçirdikten sonra yargılamanın sonunda hakkaniyetli bir karar verecektir” diye konuştu.
Uçanok, “Avukat Oğuz Mescioğlu ile beraber ailenin yanında olmak için duruşmadaki yerimizi aldık. Bir önceki celse mahkeme heyeti sanık vekillerinin talepleri üzerine duruşmaların kapalı yapılmasına karar vermişti. Mahkeme heyeti bu kararı verirken de gerekçesinde kamu güvenliğini göstermişti. Burada akıllara soru işareti geldi. Burada biz kimden kaçıyoruz, kimden neyi saklıyoruz ve kimden korkuyoruz. Bunların cevapları belli değil. Ya da böyle bir yargılamada kamu güvenliğini tehdit eden ne gibi bir durumla karşılaşılabilir bu belli değil. Böyle davalarda duruşmaların açık yapılması gerekir. Neticede duruşmaların açıklığı yargılamaların adil yapıldığının da garantisidir. Çünkü toplum daha çok bilinçlenmek istiyor. Duruşmaları izleyiciye kapatırsak sosyal medya haberciliği ortaya çıkacak ve adalet arayacak. Halk artık yargıya güvenmiyor. Çocuğun nitelikli cinsel istismarı gibi önemli bir suçun 3’üncü duruşması yapıldı. Mahkemenin verdiği kapalılık nedeniyle duruşmanın içeriği hakkında aydınlatıcı bilgiler veremiyorum. Mahkeme heyeti hem bu celse hem geçen celse bizi büyük bir sabırla dinledi. Bizim sunduğumuz delil ve anlatımları kendi vicdan terazisinden geçirdikten sonra yargılamanın sonunda hakkaniyetli bir karar verecektir. Buna canı gönülden inanıyoruz. Çünkü dava dosyasına güveniyorum. O yüzden herkesin en azından bu aşamada içi rahat olsun istiyorum. Bunun dışında buraya gelen herkese insanlık namına gerçekten teşekkür ediyorum. Çünkü siz bugün buraya toplum vicdanının sesi olmaya geldiniz. Çünkü siz bugün buraya yalnızca 29 Nisan 2019 günü değil, 9 yaşından itibaren ölen Emre’nin çığlıkları olmaya geldiniz. Bu çok kıymetli bir şey. Ve biz de hukukçular olarak yargılamanın sonunda adaletin sağlanması için elimizden gelenin en iyisini yapacağız. Çünkü bugün aramızda olmayan Emre’nin de hayattayken tek istediği adaletti. Bugün burada herkesin istediğinin adalet olduğu gibi. Bu dava Emre’nin hepimize birer vasiyetidir. Şunu da söyleyebilirim ki emin olun sanık en önce kendi vicdan mahkemesinde en ağır cezayı alacaktır. Çünkü oradan hiçbir zaman kaçış yoktur. Hz. Ömer’in bir lafını da hatırlatmak isterim; ‘Yapılan her kötü işin en gizli şahidi vicdandır. Yani sanık bugün bu mahkemeden kaçsa, polisten, avukattan kaçsa emin olun kendi vicdanından kaçamayacaktır.
Ahmet Emre Yıldır’ın hayattayken başlattığı hukuk savaşında bu sanığın bu yargılamada en ağır cezayı alması için elimizden geleni yapacağımıza size söz veriyorum. Çünkü bu dava hepimizin davasıdır. Çünkü çocuklar hepimizin çocukları. Canına, bedenine zarar gelen evlatlar, hepimizin evlatları. Biz onları korumak zorundayız. Biz bu davalara sahip çıkmak zorundayız. Çünkü geleceğimiz bu çocuklara emanet. Ve biz onlara güzel bir dünya bırakmak zorundayız” diye konuştu.
Ahbap Platformu, Tekirdağ Kadın Meclisi ve Edirne Kadın Meclisi temsilcilerinin de destek olduğu duruşma ardından Edirne Kadın Meclisi adına Yaren Şenkal da bir basın açıklamasında bulundu. Şenkal, “Haksızlığa ve zorbalığa uğrayanların her zaman yanında olacağız. Ahmet Emre’nin artık dayanamadığı bu yükü kaldıramadığı için savaşmaya karar verdiği yarım kalan savaşını biz devam ettireceğiz. Kanıt için ses kaydı aldı, dava açtı ifadeye çağrılmadığı için kendisini suçlu hissetti. Emre canına kıydı. Sürecin hızlı ilerleyememesi sebebiyle Ahmet aramızda yok. Ahmet Emre’nin başvurusundan sonra süreç neden hızlı ilerlemedi, ihmal edildi. Emre öldükten sonra hızlanan süreç onu geri getirebilecek mi? 52 günde neden kimse Emre’yi ifadeye çağırmadı. Savcılık neredeydi, ilk duruşmadan neden tahliye edildi. Emre hayattayken adalet sağlanamadı. Açılan davayı takip edeceğiz. Asla yalnız bırakmayacağız. Pes etmeyeceğiz. Çocuk istismarını önleyeceğiz. Susmayın savaşalım” dedi.