Edirne’de düzenlenen tıbbi ve aromatik bitkiler tarla günü etkinliğinde, gramı 60 liradan satılan Safran hasadı yapıldı. Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Adnan Tülek, safranın çok özel bir bitki olduğunu, Ekim ve Kasım aylarında hasat edildiğini söyledi. Safran hasadına Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğrencileri de katıldı.
Edirne’de Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nün Karaağaç yolu üzerindeki bahçesinde safran bitkisinin hasadı yapıldı. Gramı 60 liradan satılan ve çok değerli bir bitki olan safran hasadına Edirne Valiliği Şehir Gönülleri Vakfı temsilcileri ile Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğrencileri de katıldı.
Düzenlenen etkinlikte konuşma yapan Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Adnan Tülek, enstitü bahçesinde 55 çeşit aromatik tıbbi bitki bulunduğunu belirterek, bunlardan bir tanesi olan safranın ilk kez hasadını yapacaklarını kaydetti.
Tülek, “Tıbbi ve aromatik bitkiler özellikle insan sağlığı, ilaç sanayi ve gıda sanayinde kullanımı nedeniyle günümüzde önemi giderek artan tarım ürünleri arasında yer almaktadır. Gerek ülkemiz, gerekse Edirne ilimiz üretim bakımından oldukça yüksek potansiyele sahiptir. İnşallah bu potansiyeli de hep birlikte değerlendireceğiz. Enstitü bünyesinde mevcut çalışmalarımız olan buğday, çeltik, ayçiçeği yem bitkileri ıslah çalışmalarının yanında da tıbbi ve aromatik bitkiler üzerinde de araştırmaları yönetiyoruz. Bu kapsamda da bugün görmüş olduğunuz bu Karaağaç lokasyonunda 2021 yılında yaklaşık olarak 55 civarında aromatik tıbbi bitki bulunmakta. Bölgemize uyum sağlayan ekonomik öneme ait olan türlerin belirlenerek bu sayınında arttırılması planlanmaktadır.
Safran gerçekten çok özel bir bitki. Antik çağlarda kullanılan kadim bir bitki. Biz safranın çiçeklerinden faydalanıyoruz” dedi.
Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, tohumun her canlıda sürekliliği sağlayan bir madde olduğunu, ancak hibrit tohumla ekilen ürünlerde sürekliliğin sağlanamadığına dikkat çekti.
Gürkan, “Edirne Belediye olarak kurduğumuz Cumhuriyet çiftliğiyle Trakya Tarımsal Enstitüsü‘den, bilgisinden, deneyimden insan gücünden yararlanıyoruz. İş birliği yapıyoruz. Çünkü amaç ortak. Amaç insanlığın daha sürdürülebilir daha sağlıklı gıdalarla beslenmesini sağlamak. Çare bir anlamda doğaya dönüş. 2006’dan bu yanda dünyamızda olduğu gibi ülkemizde de hibrit tohum arayışı var. Tohum her canlı türünde sürekliliği sağlayan madde. Tohum olmazsa o canlı türünün sürekliliğini sağlayamazsınız. Yerli tohumlarda verim düşüklüğü var bu ayrı. Ama hibrit tohumlarla ektiğimiz ürünlerde süreklilik sağlayamıyoruz. Bu da ayrı bir soru işareti” dedi.
Daha sonra etkinliğe katılanlar, tarlada ekili bulunan safranların hasadını gerçekleştirdi.
Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı, bundan sonraki süreçte ürün ve verime göre safran bitkisinin de lavanta gibi daha geniş alanlarda ekilebileceğini kaydetti.
“Burada güzel bir bahçe oluşturuldu. Hangi ürün bölgemize uygun üretici hangi ürünü ekebilir görsel olarak denemeleri yapılıyor. Tıbbi aromatik bitkilerle ilgili ekipmanlar alarak biz de Ziraat Odası olarak bunun işlemesini yapacağız”.
Eczacılık Fakültesi öğrencisi Eda Nur Adıyaman da safranın zor bulunan bir bitki olduğunu söyledi.
Adıyaman, “Türkiye'de Safranbolu'da yoğun şekilde üretiliyor. Aranan ve zor bulunan bir bitki. Biz de kendi alanımızda safranla ilgili araştırmalara devam ediyoruz” dedi.