17 Ağustos 1999 depreminin 20. Yıldönümünde İnşaat Mühendisleri Odası’ndan ‘deprem öldürmez bina öldürür’ uyarısı geldi. İnşaat Mühendisleri Odası İl temsilcisi Nihat Çolak, imar affıyla güvenli olmayan yapıların koruma altına alındığını söyleyerek, “bu yapıların deprem güvenliği yoktur” dedi. Çolak, Edirne’nin depreme karşı en riskli bölgesini de açıkladı.
17 Ağustos 1999 depreminin 20’nci yılında İnşaat Mühendisleri Odası İl Temsilciliği basına açıklaması yaparak, İmar affı konusunda vatandaşları uyardı. Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, Mimarlar Odası, Jeoloji Mühendisleri Odasının da destek verdiği basın açıklamasını okuyan Çolak, 17 Ağustos depreminin yıldönümünde bir kez daha ‘deprem öldürmez bina öldür’ uyarısında bulundu.
Çolak, kentsel dönüşüm projelerinin yanı sıra imar affı ilan edilerek güvenli olmayan yapıların koruma altına alındığını belirterek, “aslında riskli yapıların güvenli hale getirilmesi amaçlanan kentsel dönüşümün rantsal dönüşüme teslim olmasıyla kentsel dönüşümdeki başarısızlık neticesinde kaçak, kayıt dışı, riskli yapıların güvenliğinin kullanıcılara bırakıldığı imar affına sığınılmıştır” dedi.
Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu da depremin değil binanın öldürdüğünü söyledi.
Tanrıkulu, “Biz Türk toplumu olarak ne yazık ki bazı şeyleri çok çabuk unutuyoruz. Acılarla yaşayamayız. Bunlardan ders çıkarmadan, tamamen yok sayarak, ne yazık ki 20 yıldır mimari ve inşaat açısından geldiğimiz nokta belki de daha geri bir durumdayız. Yani o dönem çok geriydi ve onun bedelini biz çok ağır ödedik. Türk toplumu oradan bir ders çıkaramayacaksa, doğa bize daha nasıl bir ders alma yöntemi gösterecek. Deprem öldürmüyor, bina öldürüyor. Deprem ancak fay hattının tam ortasına bir ev yaparsan, fay hattı da kırılırsa o zaman. Dünyada örnekleri var. 7.4 deprem oluyor herkes sallanıyor ama kimse ölmüyor. Biz bu kadercilikten, bu işin fıtratında var demekten artık şiddetle ve hızlıca vazgeçmeliyiz”.
TMMOB Edirne İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Yılmaz Eren, imar affında yararlanan binaların statik yönden incelenmesi gerektiğini söyledi.
Eren, “İmar affına değinmek isterim. Deprem sahası içerisinde imar affından dolayı çoğu bina yapı kullanma izni almış gibi oldu. İmar affından yararlanan binaların aslında statik yönden incelenmesi gerekiyor. Edirne’de de 10 bine yakın bina imar affından yararlandı. İmar affından yararlanan bu binalarda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı inceleme yapmalı, depreme dayanıksız güvencesiz binaları tespit etmeli ve önlemler alınmalı” dedi.
İnşaat Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Nihat Çolak, Edirne’nin depreme karşı en riskli bölgesinin Menzilahır Mahallesi bölgesi olduğunu söyledi.
Çolak, “Edirne’de riskli alan sadece Menzilahır bölgesi belirlendi. Diğer kesimlerde bölge bazında bir inceleme olduğunu duymadık. Şikayet gelen yapıların riskli yapı olup olmadığının tespit edilmesi gerekiyor. Şu anda elimizde böyle bir envanter yok. Sadece Edirne’de 1980 yılından önce yapılan bir takım yapıların yapı yılını doldurduğu eski yapı olduğuna dair belediye başkanının açıklaması vardı. O çalışma da elimize ulaşmış değil. Yeni yerleşim bölgesinde olan binalar mühendislik mimarlık hizmeti almış binalar. Ama o zamanın teknolojisiyle zemin etütleriyle yapıldı. Bugünün şartlarında güncellenmesi gerekir. Edirne’deki yapı envanterini ortaya koymamız gerekir. Ona göre de riskli bölgelerin tespitine yönelmemiz gerekiyor”.
