Edirneli iş insanı Mustafa Altunhan, çalıştırdığı bir tesisteki buzdolabının kaybolması olayıyla ilgili olarak gece saat 03.00’te emniyet ekipleri tarafından ifadesinin alınmak istenmesine tepki gösterdi. Altunhan, “ben bu Edirne’de sütten çıkmış ak kaşığım. Bir Allahın kulu haydutluk, eşkiyalık, pislik yaptın desin çıksın karşıma. Ben bu Edirne’de iş yapmaktan, insanlara aş vermekten başka bir şey yapmadım” dedi.
Edirne’de iş insanı, Altunhan Şirketler Grubu Başkanı, eski Kırkpınar Ağası Mustafa Altunhan, düzenlediği basın toplantısında çalıştırdığı bir tesisteki buzdolabının kaybolmasıyla ilgili gece saat 03.00’te emniyet ekipleri tarafından ifadesinin alınmak istenmesine tepki gösterdi.
Altunhan, “Geçen akşam üzücü bir olay yaşadım. Ben bu şehirde Kırkpınar ağalığı yaptım, il başkanlığı yaptım, Edirnespor kulüp başkanlığı yaptım, aklma gelmeyen çok faaliyetlerde buldum. Edirne’nin 10-15 tane tanınmış insanı varsa ben de onlardan biriyim. Herkes benim ne yaptığımı nerede olduğumu nereye gittiği çok iyi bilir. Bu devlet babaya bir serzeniştir.
Üç gece önce Altunhan Hotel’de kaldım. Cenazem vardı, 36 yaşında genç bir kardeşimiz rahmete kavuştu. Akşamüzeri 18. 00 gibi otele geldim istirahat etmek için. Kendi otelim olduğu halde otele gelip kaydımı yaptırıp odama çıktım. Gece saat 03.00’te iki polis bir komiser kapıya geldi. Ben kalp ameliyatı olmuş, bir sürü hastalığı olan bir insanım. Böyle travmalar yaşamamam lazım. Heyecanlandım, dışarıya çıkar mısın dediler. Ben kendimden eminim, polislik durumu olacak bir insan değilim. Hakkınızda yakalama var dediler. O zaman kelepçeyi takın dedim. Ne suç işlediğimi sordum. Beni korkutacaklar ya, ben üç sefer DGM’de yargılanmış, cezaevinde yatmış bir insanım, Türkiye’de belki de rekordur. Buralardan beraat etmiş insanım dedim. Beni haydut, eşkıya, çapulcu kimse zannetmesin” dedi.
Edirne’de 1985 yılından beri ticaret yaptığını belirten Altunhan, yaşanan olayla ilgili üzüntüsünü dile getirdi.
Altunhan, “Ertesi gün de duyuyorum ki, Mustafa Altunhan’a gittik, gece 3’te kaldırdık diye yaygara yapıyorlar. Siz beni alıp götürseniz, haksızlığa uğramış, üç kere cezaevine girip beraat etmiş insanım, beni korkutamazsınız dedim. Alın götürün beni dedim.
Savcıyı aradık, imza atacaksın, bir haftaya kadar ifade vereceksin dedi. Peki, böyle bir şey için benden bir imza almak için gece 3’te gelip koskoca oteli rahatsız ediyorsunuz. Madem geldin al beni götür de bir işe yarasın” dedi.
İş insanı Altunhan, yaşanan olayın sadece bir buzdolabının kaybolmasından ibaret olduğunu, işlettiği tesise üç senedir gitmediğini ifade etti.
Altunhan, Suç ne? Olay otobanda bizim çalıştırdığım tesisler var. Burada bir tane buzdolabı kaybolmuş, ben o tesislere üç senedir gitmiyorum. Yüzlerce çalışanımız var, bir tane buzdolabı kaybolmuş, adam da şikayetçi olmuş, orada hiç kimseyi bulamıyorlar ilgili müdürler var, o şirkette imza yetkim bile yok. Ama Mustafa Altunhan’ı geliyorlar otelde buluyorlar.
Evde olsam çocuklarım torunlarım ailem panik yaşayacak. Değer mi böyle bir şeye. Bunu Ben çok güçlü bir insanım. Vicdanım temiz olduğu için, haklıyım, güçlüyüm. Diyecekler ki sütten çıkmış ak kaşıkmışsın. Evet ben bu Edirne’de sütten çıkmış ak kaşığım. Bir Allahın kulu haydutluk, eşkiyalık, şunu bunu pislik yaptın desin çıksın karşıma. Ben bu Edirne’de iş yapmaktan insanlara aş vermekten başka bir şey yapmadım” dedi.
Altunhan, bugüne kadar tek sabıkasının ruhsatsız silahla ilgili olduğunu ifade etti.
Altunhan, “Bugüne kadar Mustafa Altunhan’ı öcü gibi görenlere söylüyorum; bugüne kadar benim yüzümü kızartacak bir şey yok. Ben İnsan Hakları Mahkemesi’ndeyim ve hakkımı bırakmıyorum. Ben hakkımı Azraile yedirmemişim, hiç kimseye hakkımı yedirmem kusura bakmasınlar. Edirne’de çok konuşacağım şeyler var bazı lobilere karşı, onlar bana bir şey yapmaya çalışıyorlar da benim her tarafım tertemiz pırıl pırıl. Pisliği olan düşünsün şimdiden sonra. Bakın kimin neyini yakalarsam basın toplantısı yapıp açıklamazsam insan değilim” dedi.