Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Edirne İl Koordinasyon Kurulu adına açıklama yapan Nihat Çolak, kamuda çalışan mühendis, mimar ve şehir plancılarının ekonomik koşullarının ve özlük haklarının iyileştirilmesi konusundaki taleplerinin iktidar tarafından göz ardı edildiğini belirterek, “Mühendis, mimar ve şehir plancıları, bilimin ve tekniğin öncüsü olarak kendileri için alınan bu tavra karşı sessiz kalmayacak ve tüm demokratik zeminlerde mücadele edecektir.” dedi.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Edirne İl Koordinasyon Kurulu tarafından bugün Saraçlar Caddesi’nde basın açıklaması düzenlendi. Kurul adına açıklama yapan Nihat Çolak, kamuda çalışan mühendis, mimar ve şehir plancılarının taleplerinin iktidar tarafından göz ardı edildiğini ifade etti. Kamuda çalışan mühendis, mimar ve şehir plancılarının çok ciddi bir yoksullaşma sorunu yaşadığının altını çizen Çolak, meslektaşlarının taleplerinin dikkate alınması için mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti.
Çolak tarafından yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Kamuda çalışan mühendis, mimar ve şehir plancılarının ekonomik koşullarının ve özlük haklarının iyileştirilmesi taleplerimiz iktidar tarafından göz ardı edilmeye, yok sayılmaya devam ediyor. Son olarak, Teknik Hizmetler Sınıfında yer alan personelin ek ödeme oranlarının yükseltilmesi için verilen yasa değişikliği teklifi, iktidar partilerinin oylarıyla Plan ve Bütçe Komisyonu’nda reddedildi. Ülkede hayata geçirilen tüm projelerde, yaratılan tüm zenginlikte, geliştirilen tüm teknolojide büyük bir payı olan mühendis, mimar ve şehir plancılarının yaratıcı emeği ne yazık ki her geçen gün değersizleştiriliyor. Kamudaki eşdeğer meslek sınıflarına farklı gerekçelerle maaş ve özlük iyileştirmeleri verilirken, meslektaşlarımız sürekli olarak dışlanıyor. Siyasi iktidarın bu sistematik dışlaması nedeniyle kamuda çalışan meslektaşlarımız çok ciddi bir yoksullaşma ve geçim sıkıntısı sorunu ile karşı karşıya kalıyor. Kamuda çalışan meslektaşlarımız sürdürülmekte olan mevcut politikalarla ve son alınan bu kararlarla yok sayılmıştır. Mühendis, mimar ve şehir plancıları, bilimin ve tekniğin öncüsü olarak kendileri için alınan bu tavra karşı sessiz kalmayacaktır ve tüm demokratik zeminlerde mücadele edecektir. Mühendis, mimar ve şehir plancılarının daha iyi koşullarda çalışma, emeğinin karşılığını alma ve hak ettiği şekilde yaşayabilme talepleri dikkate alınmak zorundadır.
Bunun için ısrarla dile getirdiğimiz talepleri bir kez daha yineliyoruz:
Ücretli kesimlerin omuzuna yıkılan vergi yükü hafifletilmeli, bütçe gelirleri büyük oranda kar, faiz ve servetin vergilendirilmesine dayanmalıdır. Kamu çalışanları ücretlerinde yapılan gelir vergisi dilimine bağlı mağduriyet giderilmelidir.
Çalışma dönemlerinde ücreti oluşturan kalemlerden biri olan ek ödeme emekliliğe yansıtılmalıdır.
Aynı statüde yer aldıkları diğer meslek sınıfları ile aralarındaki eşitsizliklerin ve farklılıkların giderilmesi amacıyla kamuda çalışan ve teknik hizmetler sınıfına dahil mühendis, mimar ve şehir plancılarının 375 sayılı KHK’ye ekli (I) SAYILI CETVEL’de yer alan Uzman Tabip, Tabip ve Diş Hekimlerine sağlanan ek ödeme oranı baz alınarak, emeklilik haklarında da etkisi olan “ek ödemeler” oranlarında iyileştirme yapılması eşitsizliği ortadan kaldıracaktır.
Başmühendis, Başmimar, Mühendis, Mimar, Bölge Plancısı ve Şehir Plancılarının mali haklarında iyileştirme ancak yüzde 130 ile yüzde 150 olan Ek Ödeme oranlarının, yüzde 180 ile yüzde 200 seviyesine yükseltilmesi ve emekli keseneğine yansıtılması suretiyle mümkün olacaktır.
Her ne kadar çalışma dönemlerinde kamu çalışanı ücretini oluşturan kalemlerden biri olsa da asıl emeklilik dönemindeki emeklilik ücretinde etkisi olan ek gösterge yeniden düzenlenmelidir.
Ek gösterge oranlarının mühendis, mimar, şehir plancıları için yeniden düzenlenmesi, çarpan grubu değişen diğer çalışanlar gibi bu çalışanların da emeklilikte hak ettiklerini alabilmeleri için çarpan grubunu bir üste çıkaracak yeni ek gösterge rakamlarının belirlenmesi gereklidir. Bunun için de beklenen asgari durum 1. derecenin 4. kademesindeki mühendis, mimar, şehir plancısı için ek göstergenin 6400 olmasıdır. Bu şekilde ancak çalışanlar arasında gerçek bir eşitlik oranı ile fayda sağlanmış, emekliliklerine katkı sağlanmış olacaktır.
Ayrıca, mevcut kamu çalışanı sayısının ihtiyacı karşılamadığı açıkça görülmektedir. Kamuda çalışan toplam personel içerisinde teknik hizmetler sınıfına tabi kamu çalışanı sayısı oldukça yetersizdir.
Kamu kurum ve kuruluşlarının personel istihdam ve ücret politikalarının iyileştirilerek istihdamın artırılması, çalışan ücretlerinin gerçek enflasyon oranlarının üzerinde yükseltilmesi de günümüz ekonomik koşullarında öncelikli ele alınması gereken konulardandır.
Mühendis, mimar, şehir plancılarının kamuda istihdam, atama ve güvenceli kadro konusunda ihtiyaca uygun alım talebi yaratılmalı ve buna uygun bütçe ayrılmalıdır.
İstihdamın artırılması için kamunun işlerinin kamu adına görev yapan devlet memurlarınca yapılması, bu kapsamda taşerona devredilen tüm sözleşmelerin iptal edilerek bu işler için kamu istihdamının sağlanması ve ücretlerin de insanca yaşam düzeyine çıkartılması zorunluluktur.
Meslektaşlarımızın taleplerinin takipçisi olmaya, mücadelemize her alanda sürdürmeye devam edeceğiz!
İnsan onuruna yakışır bir yaşam ve insanca yaşanacak bir ülke istiyoruz!”