Edirne’nin Havsa ilçesinin Söğütlüdere köyü merasına yapılmak istenen taş ocağına, köylülerden büyük tepki geldi. Söğütlüdere’nin yanı sıra Habiller ve Musulça köylerini de etkileyecek taş ocağının köyün tarım alanlarına ve yer altı sularına büyük zarar vereceğini söyleyen köy sakinlerinden Nazım Türkoğlu, Edirne Valiliğinden ÇED sürecini sonlandırmasını talep ettiklerini açıkladı.
Havsa ilçesinin Söğütlüdere Köyü merasının ortasına yapılmak istenen taş ocağına karşı tepkiler sürüyor. Köyün birinci sınıf tarım toprağı olan meraya yapılacak taş ocağının tarım alanlarına ve yer altı sularına büyük zarar vereceği gerekçesiyle köylüler tarafından toplanan 650 itiraz dilekçesi Çevre, Şehircilik ve iklim Değişikliği il Müdürlüğü’ ne verildi.
Edirne Milletvekilleri Okan Gaytancıoğlu ve Orhan Çakırlar da konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gündeme getirmişti.
Söğütlüdere köyünde çiftçilik yapan Nazım Türkoğlu, yaptığı açıklamada üç köyün ortasına yapılacak taş ocağının köylerine büyük zarar vereceğini belirterek, Edirne Valiliği’nden ÇED sürecini sonlandırmasını talep ettiklerini ifade etti.
Türkoğlu, “Karayolları 1. Bölge tarafından meramızı tamamen almak istiyor. Her ne kadar 99,9 dönüm deseler de açılacak taş ocağı aşağı doğru 50 metre derinliğe inecek ve patlamalı olduğu için güvenlik şeridinin 50 metre olması gerekiyor. Bunun insanların yaşam alanlarını hesaplarsak bunun 400 dönümden aşağı başlanmaz. Zaten meramız bin dönüm. Meramızda hayvancılık yapılıyor, 36 tane çiftlik yerimiz var. İnsanlar orada ağıl kuracaklar yüz metre yanına. Bizim yer altı sularımızın derelerimizin akışını değiştirecekler. Kırmızı çizgi alan içinde Habiller ve bizim köyümüzde gözüküyor. Fakat uzmanlara danıştığımızda kuzey rüzgarlarının etkili olduğu bölge, çıkacak toz bulutları Havsa’yı da etkisine alacak. On binlerce dönüm tarlayı etkisi altına alacaktır. Bizim bölgemizde en azından 5 bin dönüm yer altı suları tamamen gidecektir. Taban suları aşağıya akacaktır. Tozlanmadan dolayı da kesinlikle ürün kaybı yaşayacağız. İnsanların sağlığı tehlikededir. Her patlatmada on bin ton malzeme çıkaracak kadar 82 delikli bir patlama yapacaklar. Bu da deprem etkisi yaratacak. Yer altı sularının yönlerini değiştirecektir. Bizim köyün alt tarafında bin 800 dönüm sulama sahamız var. Orada kuyular da etkilenecektir. Biz demokratik haklarımızı kullanıyoruz. Şu anda valiliğin ÇED sürecini sonlandırmasını ve bizim meramızı serbest bırakmasını istiyoruz” dedi.