Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Tıp Fakültesi Nefroloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülsüm Özkan, “Her bağışlanan kadavra organ nakli için uygun değildir.” dedi.
Organ Bağışı Haftası dolayısıyla NKÜ Araştırma Hastanesi Konferans Salonu'nda düzenlenen seminerde konuşan Özkan, organ bağışının önemine dikkati çekti.
Organ naklini gerçekleştiren doktorun çok dikkatli olması gerektiğini aktaran Özkan, “Hem alıcıyı hem vericiyi korumak çok çok önemlidir. Biz nefrologlar için verici çok önemlidir. Çünkü hiçbir hastalığı olmayan bir bireyi kronik böbrek hastası haline getirmek bir nefrologun yapacağı en büyük hatalardan birisidir. O yüzden ince eleyip sık dokuyoruz. Her organ vermek isteyen organ vericisi olamıyor. Tetkiklerinin çok ayrıntılı bir şekilde yapılması gerekiyor.” diye konuştu.
Nakil yapmanın hayat kurtardığını ancak doğru kişiden doğru şartlarda nakil yapılmasına çok dikkat edilmesi gerektiğini anlatan Özkan, şunları kaydetti:
“Nakil bir canlıdan bir de kadavradan yapılıyor. İki çeşit nakil yapabiliyoruz. Sayısını artırmak istediğimiz nakil şekli kadavradan nakil. Çünkü kadavra olarak adlandırılan kişiler beyin ölümü gerçekleşmiş, hayata geri dönme şansı olmayan kişilerdir. Bu kişilerin organ bağışını yakınları yaparsa bir değil, birkaç hayatı kurtarmış olacaklar. Bunun için bağış oranlarını artırmamız gerekiyor. Ancak 2000 yılından bu yana kadar kadavradan nakil oranında bir artış sağlayamadık.
Nakil yapmak tabii ki hayat kurtarır ancak doğru donörden, doğru şartlarda, doğru alıcıya yapılması hayat kurtarır. Bir hayatı kurtaracakken hayat elimizin altından kayıp gidebilir. O yüzden alıcı verici değerlendirmesini çok iyi yapmak gerekiyor. Her bağışlanan kadavra organ nakli için uygun değildir. Bunun için ciddi bir değerlendirme yapmak gerekiyor.”
Seminere akademisyenler, hastane personeli ve öğrenciler katıldı.
