MUHTAR ADAYI AKDAĞ: POSTERDEN DOLAYI CEZA YİYEN İLK ADAYIM!

Kurtuluş Mahallesi Muhtar Adayı Önder Akdağ, mahalleye astığı posterlerden dolayı ceza yedi. Bunun kanuni olarak doğru bir yaptırım olduğunu belirten Akdağ, “Tabi ki bu yasayı bizim değiştirme gücümüz yok fakat başka yerlerde nasıl uygulanıyorsa Edirne’de de aynı şekilde uygulanmasını talep etmek vatandaşlık görevimiz. İstanbul’da bu yasalar uygulanmıyorken; Edirne’de bu katı bir şekilde uygulanıyor.Ben inanıyorum ki; bu seçimlerde Türkiye genelinde muhtar adayı olarak astığı posterlerden dolayı ceza yiyen tek adayım.” dedi.

Kurtuluş Mahallesi Muhtar Adayı Önder Akdağ, 31 Mart Yerel Seçimleri öncesi basın toplantısı düzenleyerek seçim çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu. Memleket sevdasıyla bu yola çıktığının altını çizen Akdağ, tüm vatandaşlara sandığa gitmeleri için çağrıda bulundu.
Akdağ, “Bu serüvenimiz aslında bizim bütün yürüyüşlerimiz gibi memleket sevdasından. En önemlisi dediğimiz konulardan birisi bu, bunu herkesin bilmesini istiyorum. Memleket sevdası bizim için kırmızı çizgi. Şu an muhtarlıkla ilgili çalışmalarımızı yapıyoruz ve sahada halkımızla temas ediyoruz. Ulaşabildiğimiz yerlere ulaşıyoruz. 1920’lerde çıkmış bir muhtarlık yasasıyla bu seçim sürecini yürütüyoruz. Bu nedenle ulaşabildiğimiz kadar insanımıza ulaşmaya ve onları oy kullanma konusunda teşvik etmeye çalışıyoruz. Ben mahalle sakinlerimizden ve komşularımızdan öncellikle şunu istiyorum; muhakkak sandığa gitsinler ve oy kullansınlar. Özellikle ilk kez oy kullanacak gençlerimizin muhakkak sandığa gitmelerini istiyorum. Ben hayatım boyunca iyi bir insan olmaya çalıştım ve ‘iyilik iyidir’ felsefesini güdüyorum. Muhtarlığa çıkarken de memleket sevdasıyla mahallemizin adına iyi bir şeyler yapmak ve bir sonraki nesle iyi şeyler bırakmak adına bu yolculuğu gerçekleştiriyorum. Bu sürecin sonunda tabi ki bunu belirleyecek olan halkımızın oylarıdır ve takdir onlarındır.” dedi.

Akdağ, mahalleye astığı posterlerden dolayı ceza yediğini de ifade etti.
Akdağ, “Bu seçim sürecinde yaşadıklarımızla ilgili birkaç şey söylemeden geçmek istemiyorum. 1920’lerde muhtarlık seçimiyle ilgili çıkmış bir yasa var. Sahada biz kendimizi ifade edemiyoruz. Kendimizi ifade etmeye çalıştığımız zaman yasal hükümlülüklerle karşı karşıya kalıyoruz. Şimdi aynı yasa Türkiye genelinde varken Edirne özeline döndüğümüz zaman maalesef İstanbul’da caddelere, binalara, araçlara giydirmeler yapılarak, konvoylar yapılarak bildiğiniz belediye başkanı, siyasetçiler gibi çalışmalar yürütülürken, İstanbul’da bu yasalar uygulanmıyorken; Edirne’de bu katı bir şekilde uygulanıyor. Bu da şu demek aslında vatandaşın, mahalle sakinin tanımadığı insanlara oy vermesi ve mahallenin geleceğini emanet etmesi demek. Tabi ki bu yasayı bizim değiştirme gücümüz yok fakat başka yerlerde nasıl uygulanıyorsabununla ilgili Edirne’de de aynı şekilde uygulanmasını talep etmek vatandaşlık görevimiz olduğunu ve hakkımız olduğunu düşünüyorum. Hani diyoruz ya muhtarlık demokrasinin en temel taşı, o temel taşa demokrasi sirayet etmiyor. Muhtar kendini ifade edebilecek bir alan bulamıyor, ancak kapı kapı dolaşıyor ve insanların ziline basıyor. Bu yöntem çok doğru bir yöntem değil. Seçilip seçilmememiz önemli değil, ileride bununla ilgili mercilere yazılı başvurularda bulunacağız. Bu yasanın da düzenlenmesi ve güncellenmesi gerekiyor. Ben inanıyorum ki; bu seçimlerde Türkiye genelinde muhtar adayı olarak astığımız posterlerden dolayı ceza yiyen tek adayım. Olsun, yasa varsa ben herkese uygulanmasından yanayım. Eşitlik ilkesine aykırı olarak her mahallede ve her muhtar adayının seçim çalışması yaparken ve poster asarken benim mahallemde maalesef yasal bir dayanağı olan bir mobing ile karşı karşıyayız. Yediğimiz cezalar burada ve bunun devamının geleceğini biliyorum. Ceza miktarı her ceza 3291 liradır. Biz bu cezayı kendimizi komşularımıza tanıtmak, oy verirken kime oy vereceği konusunda bilgilendirmek için yapıldı. Yoksa kişisel olarak böyle bir reklama ihtiyacımız yok. Ama bunun da karşılığının ceza olması çok doğru değil. Çünkü biz çevreyi kirletmiyoruz, gürültü kirliliği yapmıyoruz ve kimseyi rahatsız edecek alanlara afiş asmıyoruz.Bu afişlerde size yazılan şeyi söylemek istiyorum. Kurtuluş Mahallesi Yeni Mahallemiz tüm komşularımıza hayırlı olsun sloganı ile asılmıştı. Bu aslında benim yapmam gereken bir iş değildi ilgili kurumların buranın yeni bir mahalle olduğunu bildirmesi göreviydi. Buranın yeni bir mahalle olduğunu hala bilmeyen komşularımız var. Bu bir bilgilendirme afişiydi. Ama biz bunlarla ilgilide ceza yedik. Hiç problem değil. Hayatta her şeyin bir karşılığı vardır. Cezalarda vardır. Ama doğru bildiğimiz şeylerin yasaların dışına çıkmadan her zaman halkın yararına olarak yapmaya çalışacağız.” ifadelerini kullandı.

Belediye Başkan Adayları tarafından verilen Kurtuluş Mahallesi’ne kapalı Pazar yeri vaadini çok önemsediklerini belirten Akdağ, haftanın bir günü Pazar yerinin Kurtuluş Mahallesi’ndeki kadınlara tahsis edilmesi için mücadele vereceklerini ifade etti.
Akdağ, “Tabi muhtarların vaatleri var biliyorsunuz. Bir muhtar adayı olarak şahsen benim en büyük vaadim şu olacak; iyi günde ve kötü günde bütün komşularımızın yanında olmayı taahhüt ediyorum ve bunu bir muhtarlık görevinden öte bir insanlık görevi olarak addediyorum. Bence bütün muhtar adaylarının da bu olaya bu şekilde yaklaşması gerekiyor. Şimdi diğer konulara da gelince, Belediye Başkan Adaylarımızın da seçim programlarında mahallemizle ilgili vaatleri var. Bu vaatlerin en önemlisi, kapalı pazar yerinin yapılması. Biz bunu çok önemsiyoruz. Bu pazar yeri yapıldığı zaman haftanın bir günü o pazar bizim mahalle sakinlerimize, bizim komşularımıza ait olacak. Bununla ilgili mücadele vereceğiz. Çünkü biz ev kadınlarımızın haftanın bir günü ürettikleri şeyi pazarda satarak aile bütçesine katkıda bulunmalarını önemsiyoruz ve bu amaçla da bunun devamı olarak bir kadın kooperatifi çalışmamız var.” şeklinde konuştu.

Muhtar seçilmesi durumunda yapacağı diğer çalışmalar hakkında da bilgiler veren Akdağ, özellikle mahalleye bir kreş yapılması için girişimlerde bulunacaklarını belirtti.
Akdağ, “Biliyorsunuz ki deprem kuşağında bir ülkeyiz. Evet Edirne bu kuşağın biraz dışında kalabilir ama yakınımızda İstanbul var. Mahallemizde bir arama kurtarma ekibi kuracağız. Mahallemizde olan bir konuyla ilgili ya da çevre illerde yaşanacak bir durumda mahallelimizin duyarlılığını arttırmak adına bir arama kurtarma ekibi kuracağız. Kurtuluş Spor’u kuracağız, çünkü sahada dolaşırken gençlerimizin en çok talep ettikleri şey bu. Daha sonraki aşamada da bu spor alanlarının çoğaltılarak daha fazla insanın spor yapma imkânını sağlamak en büyük hedeflerimizden birisi. Şu an üzerinde bulunduğumuz Gölet Parkı’yla da ilgili bir şey söylemek istiyorum. Burası aslında lokasyon olarak Kurtuluş Mahallesi’nin kalbi durumunda. Malum parkın durumunu biliyorsunuz. Yakın bir zamanda Edirne Belediyesi burada bir aydınlatma çalışması yaptı. Evet bu bir adımdı fakat önümüzdeki süreçte burada var olan kamelyaları hem onararak, hem bank ve kamelya sayısını arttırarak insanların daha çok istifade etmesini, nefes alabileceği bir alan olarak donatılması çalışmasını yapacağız ve gerçekleştireceğiz.Bir diğer konumuz ise mahallemiz açısından önemli olan kreş konusudur. Bir kreş alanımız var.Edirne Belediyesi’nin aslında bu konu hakkında bir çalışması var ama seçim sürecine denk geldi. Bizde yakın bir zaman diliminde mahallemizde gerekli talepleri oluşturarak mahallemizin içerisinde bir kreş yapılması için gerekli çaba ve gayreti göstereceğiz.” dedi.