Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa İriş, Ukrayna- Rusya arasındaki krizi değerlendirdi. Bu süreçte Türkiye’nin önemli rol oynadığını söyleyen İriş, “Heyecana gelmeden duygusallığa kapılmadan, çok dikkatli adımlar atılarak, diplomasi çok ciddi kullanılarak işin içerisinden kan dökülmeden veya daha fazla bu işin sonuca vardırılması lazım” dedi.
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa İriş, partisinin il binasında düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İl Başkanı Sinan Tekin ve partililerin katıldığı toplantıda konuşan İriş, basın mensuplarının Ukrayna- Rusya arasındaki krizle ilgili sorusunu yanıtlayan İriş, Ukrayna- Rusya krizinde Türkiye’nin önemli rol oynadığını ifade etti. İriş, Türkiye’nin menfaat dengesini koruması gerektiğini söyledi.
İriş, “Rusya, kuvvetim var, silahım var, diye alırım’ diyor. Kırım’da yaptığı gibi. O zaman herkes böyle yaparsa ne olacak bu işin sonu. Bizimde bir çok yerde insanımız var. Türkiye’nin durumu fevkalade zor. Niye zor? Ukrayna ile ilişkilerimiz var. Rusya ile komşuluk ilişkilerimiz var. En az, mümkünse hiç zararsız ve en hafif şekilde atlatılması. Heyecana gelmeden duygusallığa kapılmadan, çok dikkatli adımlar atılarak, diplomasi çok ciddi kullanılarak işin içerisinden kan dökülmeden veya daha fazla bu işin sonuca vardırılması lazım. Ve eminim ki Türkiye’miz bu konuda önemli rol oynayacaktır.
Amerika, 20 bin kilometreden geliyor burada burnunu sokuyor, Avrupa kısmen önemli ancak biz denizden komşuyuz bir kere, bu sorunun sulh ile çözülmesinde, daha fazla can kaybı yaşanacak olumların önüne geçmek adına eminim ki çok ciddi adın diplomatik ilişkiler geliştirecektir. Buradan mümkünse en az zararla çıkılacak beklide inşallah faydalı olmak adına ülke konumunda olabiliriz. Bu mümkündür, biz yapılmasını temenni ediyoruz.” Şeklinde konuştu.
İriş, açıklamasında 28 Şubat Post Modern Darbesinin 25’nci yılı olduğunu hatırlatarak, “Neydi 28 Şubat? Halkın oylarıyla seçilmiş, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde güvenoyu almış bir hükümetin antidemokratik, post modern operasyonlarla düşürülüşü.
Aradan çeyrek asır geçti. Köprülerin altından çok sular aktı. 54. Hükümetin yıkılışından sonra oluşan dumanlı havada çok şeyler yaşandı. Bankalar hortumlandı. Sanki ülkede adam kalmamış gibi, Ecevit’in sonradan “En Büyük Hatam” diye tanımladığı Kemal DERVİŞ, Amerika’dan getirildi. Bakan yapıldı. 15 günde 15 yasa çıkarıldı. 70-80 senedir halkımızın alın teri birikimleri ile oluşturulan pek çok kurum, kuruluş talan edildi. Şeker Yasası, Tütün Yasası ve buna benzer 15 yasa çıkarıldı” diye konuştu.