Yıllık izinlerini Türkiye’de geçirdikten sonra dönüş için Pazarkule Sınır Kapısı’na gelen gurbetçiler, saatler süren işlem sırası sebebiyle zor anlar yaşıyor.
Yıllık izinlerini Türkiye’de geçiren gurbetçilerin yaşadıkları ülkelere dönüş yolculuğu başladı. Dönüş için yola çıkan gurbetçiler, gümrük kapılarında saatler süren işlem kuyruğu sebebiyle yorgun düşerek, yol kenarlarında beklemek zorunda kaldı. Pazarkule Sınır Kapısı’nda kilometrelerce araç kuyruğu oluşurken; vatandaşlar, yetkililere uzun bekleyiş süresine çözüm bulunması için çağrıda bulundu.
Mine Yılmaz, “Biz şu an dönüş yolundayız üç, üç buçuk saattir bekliyoruz ama daha ne kadar bekleyeceğimizin de garantisi yok. Küçük çocuklarımız var, yaşlılarımız var. Gerçekten yorucu bir yolculuk. Bu gerçekten bize yapılan büyük bir haksızlık diye düşünüyorum. Yaklaşık 40 derece falan var sıcaklık, gerçekten çok zor şartlar altındayız. Şu anda burada bekliyoruz ve sinekler çok saldırıyor. Ben çok zor konuşuyorum şu anda. Gerçekten çok zor bir durumdayız. Söylenecek çok fazla bir şey yok. Artık buna bir çözüm bulunması gerekiyor. Bizim çilemize artık bir son verilmesi gerekiyor, bizim sesimize biraz kulak verilmesi gerekiyor. Biz kendimiz konuşup kendimiz duymak istemiyoruz. Artık sesimizin duyulmasını istiyoruz.” dedi.
Cihan Şimşek, “3,5 saat oldu ama bunun dışında gördüğüm kadarıyla yaşlı insanlar var. Biz belli bir yaşta olduğumuz için kaldırabiliyoruz ama 40 derecenin altında bu insanların bu kadar mağdur olması, bu kuyrukta bu kadar insanın perişan olması yetkililerden kimseyi rahatsız etmiyor. Yeni bina yapıldı, yeni yol yapıldı, yeni bir ortam yapıldı ama bunun yanında bir lavabodur bir ihtiyaçtır bu tarz şeyleri getirmeleri gerekiyor. Lavabo gibi ihtiyaçların burada giderilmesi, konteyner olur başka bir şey olur o tarz bir şey giderilmesi. İkinci bir ihtiyaç tabii ki polislerimize gelip bizi 24 saat burada bekleyin, bizi sıraya koyun diyemeyiz. En azından böyle bir yoğunluk olduğu zaman polis görevlilerimiz ya da buradaki jandarma, gümrük memurluğunda çalışan memurlarımız gelip burada kısa vadede olursa müdahale edebilirler. O da iç açıcı bir şey olur. Ama şu an hiç kimse yok; herkes mağdur, herkes sinirli. Baktığımız zaman herkes mağdur. Niye memleketimizde mağdur olalım? 3 bin kilometre yoldan geliyoruz. Onun da giderilmesi illaki önemli ama tabii ki senelerdir bu böyleyse bundan sonra da değişir mi değişmez mi artık devlet büyüklerinin bileceği bir şey.” şeklinde konuştu.
Mustafa Ak, “Tüm kapılar dolu, arkadaşlarla irtibata geçtik en uygun olarak burayı söylediler bize ve buraya geldik. Saat iki buçuktan beri buradayız. Saat ikiden beri bekliyorum. Ben niye bekleyeyim ya? Neden bekliyorum ben burada, sebebi ne? Benim her şeyim var. Pasaportum var, vizem var, oturumum var. Ben niye burada bekliyorum sebebi ne? Benim günahım ne? Ya tuvaletimiz bile yok. Şurada bayanlar mısır tarlasına gitti ya. Şurada su içsen tuvalete gidecek yer yok. Bu ne rezillik ya? Tamam yolu yapmışlar sağ olsunlar ama hepsi karşılanmıyor ki.” ifadelerini kullandı.
Belgin Zorlutuna, “Ya böyle bir şey olmaz. İnsanlara eziyettir bu ya. Niye bunun çözümü yok? İçeride tek bir kapı var Yunan tarafı için söylüyorum burada üç tane gişe olsa ne olur? İçeride tek kapı var niye insanları buraya yönlendiriyorlar? Ya bu kapıların yoğunluklarını an be an niye açıklamıyorlar ki? Yazık değil mi bu insanlara? Hepimiz için öyle. Bu kuyruk on saatte geçer çünkü biz 15 Temmuz’da da aynı yoğunluğu yaşadık. O zaman beş saatte geçmiştik. Ya buna bir çözüm üretmeleri gerekmiyor mu? Bizim olduğumuz yerden 3-4 kilometre falan var biz yürüyerek geldik şimdi kapıya gidiyoruz. Oradaki duruma bakacağız olmadı İpsala tarafına yönleneceğiz. Ya beklemektense çözüm arıyoruz. Lavaboyu kullanmak istiyoruz.” dedi.
Ya sizde hiç utanma sıkılma yok mu? Trakya haber sitesinin haberini kopyal yapıstır yaparak kendiniz yapmıs gibi calmıssınız hiç mi emeğe saygınız yok?