Cumhuriyet Halk Partisi Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı konuşmada, iktidarın uyguladığı tarım ve hayvancılık politikalarına tepki gösterdi. İktidarın et fiyatlarını düşürebilmek için yurtdışından hayvan ithal etmeye devam ettiğini belirten Gaytancıoğlu, “Devlet, başka ülkelerin çiftçilerine ‘gel’ diyor, gümrük vergilerini sıfırlıyor. Aklınız, fikriniz ithalat. Yapmayın arkadaşlar, kendi besicimize, kendi üreticimize destek verelim; başka ülkelerin çiftçilerine artık destek vermeyelim.” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, TBMM Genel Kurulunda görüşülen ve Orman Kanununda Değişiklik yapılmasını içeren Kanun teklifi aleyhine CHP Grubu adına konuşma yaptı. Gaytancıoğlu konuşmasında, iktidar tarafından uygulanan tarım ve hayvancılık politikalarına tepki gösterdi.
Gaytancıoğlu, “Bu kadar güzel bir kaynağımız var, yetişmiş kaynağımız var. Türk tarımı sayenizde can çekişiyor ama siz hâlâ ‘plan’ diyorsunuz, ‘Tarım politikalarını değiştireceğiz.” diyorsunuz. Ne yapacaksınız arkadaş? Lafla bu iş olmaz. İşte “Küresel iklim değişikliği var.’ Var. Siz ne önlem aldınız? Siz diyorsunuz ki: ‘Su kıt bir kaynak.’ Evet. ‘Buna göre bir üretim desteğini yapacağız.’ İyi, arkadaş, sen Seyhan Nehri’ne, Ceyhan Nehri’ne gem vurdun, barajlar yaptın, Dicle’ye, Fırat’a barajlar yaptın, Ergene’ye, Meriç Nehri’ne… Geçen hafta, hafta sonu ben Meriç Nehri’nde sulara baktım; o kadar çok su akıyor, hepsi Ege Denizi’ne gidiyor. Hani Çakmak Barajı, hani Hamzadere Barajı, hani Çömlekköy Barajı? Az bir şey para koyuyorsunuz ama ortada hiçbir şey yok. Şimdi, bunları yapın, bunlarla gelin; ondan sonra deyin ki: ‘Biz bütün kaynaklarımızı kullandık ama olmuyor, yeniden bir plan yapalım.’ O zaman olur ama siz tüm kaynaklarınızı kullanmıyorsunuz, ona göre bir üretim deseni yapmıyorsunuz; ondan sonra diyorsunuz ki: ‘İşte, biz zorla…’ Bir yerde zorla. ‘Çiftçi eğer ekmezse ceza veririm, desteklemeleri vermem.’ Sizin zaten gücünüz çiftçiye yetiyor. Şanlıurfa’daki çiftçilerin elektrik borçlarına karşın desteklemelerini kestiniz. İnsanlar su altında kaldı, yazık günah. Sonra nedense verdiniz. Devlette böyle ciddiyetsizlik sizde var. Çiftçinin borcu, iktidara geldiğinizde 1 milyar liraydı, 350 milyar liraya ulaştı çiftçi yeni bir traktör mü aldı, yeni bir tarla mı satın aldı, yeni bir ahır mı yaptı? Yaptıysa da hepsini borçla yaptı.
Hayvancılığı tamamen bitirdiniz, 3-4 milyon süt ineği kesildi bu süre içerisinde. Ne için? Sırf et fiyatlarını biraz düşürebilesiniz diye. Düşürebildiniz mi? Hayır, kıyma fiyatı üç ayda 150 liradan 300 liraya çıktı. Hâlâ hayvan getiriyorsunuz gemilerle, tırlarla. Ben bu hafta sonu Edirne Kapıkule’de gördüm, gümrükten çıktığı gibi… Hayvanlar Romanya’dan geliyor, Macaristan’dan geliyor, Hırvatistan’dan geliyor. Yapmayın arkadaşlar, kendi besicimize, kendi üreticimize destek verelim; başka ülkelerin çiftçilerine artık destek vermeyelim. Ne ayçiçeği piyasasını düzenleyebildiniz ne buğday piyasasını düzenleyebiliyorsunuz, aklınız fikriniz ithalat. Gümrük vergisi almıyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi? Devlet başka ülkelerin çiftçisine ‘Buyur, gel kardeşim.’ eller kollar açık, gümrük vergisi yok ‘Sıfır gümrükle gel.’ E, kendi çiftçine destek verme, onunla kendi çiftçini rekabete sok; böyle bir şey yok. Ama gidicisiniz. Biz geldiğimizde nitelikli, tutarlı, bilimsel, bütçesi olan, ciddi anlamda denetlenen -siz denetleyeceksiniz, siz! Siz muhalefet olacaksınız siz bizi denetleyeceksiniz- güzel bir tarım politikamız olacak ama temeli üretim olacak, temeli hakça bölüşüm olacak, temeli suyun ekonomik kullanımı olacak, temeli teknoloji ile tarımı buluşturma olacak, temeli planlı üretim olacak. Üreten ve hakça bölüşen bir Türkiye’yi akılla, bilgiyle, paylaşarak gerçekleştireceğiz diyorum.” dedi.