Edirne’nin Uzunköprü ilçesine bağlı Elmalı köyünde 4 kişilik ailenin öldürülmesiyle ilgili görülen davanın 3’üncü duruşmasında mahkeme, tutuklu sanığın tahliye talebini üçüncü kez reddetti.
Edirne’nin Uzunköprü ilçesine bağlı Elmalı köyünde 2022 yılının mart ayında kooperatiften gelen görevliler, çiftçilik ve besicilik yapan Güner ailesini, köy meydanındaki toplama merkezine süt getirmeyince telefonla aramış, aileye ulaşamayan görevlinin yönlendirmesiyle eve giden kişi, açık kapının hemen girişinde Anıl Güner‘in (26) cansız bedeniyle karşılaşınca durumu köylülere bildirmişti. Eve giren köylüler, Mehmet Güner‘in (55) yatak odasında, eşi Filiz Güner‘in (47) mutfakta, aynı adı taşıyan babası Mehmet Güner’in (76) de evin bahçesi içinde bulunan kendi evinin önünde cansız bedenleriyle karşılaşmıştı. Olay gecesi evde arbede yaşandığı ve bu sırada yüzü kesici aletle kesilen Anıl Güner’in ardından vücuduna isabet eden 6 mermi ile hayatını kaybettiği belirlenmiş, şüphelilerin Mehmet Güner’e ise evin içinde başına tek el ateş ettikleri, eşi Filiz Güner‘in müdahale etmesi üzerine de kendisini darp edip, başından tek el ateş ederek öldürdükleri, bahçe içindeki evinde bulunan dede Mehmet Güner’in de sırtından iki mermiyle öldürüldüğü belirlenmişti.
Daha önce Elmalı köyünde ikamet eden ve bir süre önce evlenip Tekirdağ’ın Çorlu ilçesine yerleşen B. E., motosikletiyle Tekirdağ’ın Hayrabolu ilçesinde yol kontrolü sırasında yüzü ve ellerindeki yara izleri üzerine durdurulmuştu. Polislere kaza yaptığını ve yaraların bu yüzden olduğunu öne süren B. E., gözaltına alınarak Uzunköprü’ye getirilmişti. İlçe Jandarma Komutanlığı’nda ifadesine başvurulan B. E., olay günü köyde olmadığını, olaydan haberi olmadığını ve Çorlu’da bulunduğunu iddia etti. B.E.‘nin Çorlu’daki evinde yapılan aramada bine yakın mermi, boş şarjörler, kanlı elbiseler bulundu. B.E.‘nin ayakkabısının altında ve içinde cam kırıkları olduğu da belirlendi. Kanlı olan motosikletinden ve elbiselerden de örnekler alındı.
Jandarmanın yaptığı çalışmada B. E.‘nin olay günü Elmalı köyünde bulunduğu, baz istasyonu kayıtlarından tespit edildi. Evde yapılan incelemede de B.E.’nin takma dişi bulunurken, ev ve bahçede ayakkabı izleri tespit edildi. Savcılığın olayla ilgili iddianamesinde B. E.‘nin olay yerinde DNA izinin saptandığına yer verildi.
Olayın ardından savcılığın ‘bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak’, ‘mala zarar verme’, ‘Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’a muhalefet’ ve ‘silahla gece vakti konutta yağma’ talebiyle Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davanın 3’üncü duruşması ise önceki gün Edirne Adliyesi’nde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık B. E. jandarma nezaretinde getirilirken, tutuksuz yargılanan eşi C. E. ve avukatları, öldürülen ailenin yakınları ve avukatları da salonda hazır bulundu.
Sanık B. E., olayda hayatını kaybeden 4 kişinin ölüm saati ile kendi ifadesindeki saatlerin uyuşmadığını belirterek tahliyesini talep etti. B. E.‘nin avukatı da, müvekkilinin kendi isteğiyle jandarmaya geldiğini, bu nedenle kaçma şüphesinin olmadığını söyleyerek tahliye talebini yineledi. Davacı ailenin avukatı ise B. E.‘nin olay yerinde bulunan ayakkabı ve DNA izlerinin suçu işlediğini gösterdiğini belirterek, cezalandırılmasını istedi. Mahkeme, B. E.’nin tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı kesin kararın verileceği tarih olan 25 Mayıs’a erteledi. Bu süreçte savcılığın mütalaasının bekleneceği ifade edildi.