Edirne İl Müftüsü Emrullah Üzüm, milli ve dini değerlerin çocuklara 4-6 yaş gurubunda öğretilmesi gerektiğini söyledi.
Edirne’de geçtiğimiz günlerde Laik Bilimsel Eğitim Çalışma Grubu adına yapılan basın açıklamasında 4-6 yaş gurubu arasında çocuklara anaokullarında Kur’an kursları öğretim programı uygulanması yönünde İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Müftülük arasında protokol imzalandığı belirtilerek imzalanan bu protokolün iptali istenmişti.
Açıklamanın ardından anaokullarında kur’an kursu öğretilmesi konusu sosyal medyada da tartışma konusu oldu.
Edirne İl Müftüsü Emrullah Üzüm, Milli ve Dini değerlerin 4-6 yaş döneminde çocuklara öğretilmesi gerektiğini söyleri.
Üzüm, “Milli ve dini değerlerimiz , öğrencilerimize 4-6 yaş döneminde özellikle verilmesi , başlanması gerekiyor. Örneğin; bir çocuk anneden doğduktan sonra bu soyut değerler dediğimiz sevgiyle, merhametle, bu duygularla anneyle iletişiminde, aile içi iletişimde buluşması gerekiyor. Bilimsel olarak bu böyle izah ediliyor. Yani bu soyut kavramlar sözlerle ifade edilmez. Annenin merhametli davranışları, sevgisini hisseder çocuk ve bu soyut kavramlarla böylece buluşmuş olur. Camiilerimizde bebeklerimiz gelir, çocuklarımız gelir, Allah sevgisi, peygamber sevgisi, büyüklere saygı kavramlarıyla, bu soyut kavramlarla camiilerimizde buluşur, buluşmalıdır. Dolayısıyla şunu kesin olarak ifade edebiliriz bütün dünyada gelişmiş ülkelerde de bu böyledir. Bu soyut kavramlarla çocuklar hem ailede hem okul öncesi dönemde mutlaka buluşturulurlar çünkü; bu kavramlar her ne kadar soyut olsa da insani ortak kavramlardır.
Aile, çocuk sahibi olduğunda anne ve baba birbirlerine olan davranışlarına da çok dikkat etmeli bu soyut kavramlar olan sevgi, saygı ve merhamet değerlerini aralarında öyle uygulamamalılar ki çocuk daha 1 yaşında, 6 aylıkken bunu hisseder ve bundan olumlu veya olumsuz etkilenir. Çocukları bu etkilerden korumak için bu değerlerin doğru biçimde, doğru şekillerde, çocuklarımıza ulaştırılması gerekiyor. Ve bunun da yapılacağı yerler ana okullarımızdır. Ana okullarından önce aile ortamıdır. Aile de bir mekteptir. Aile aynı zamanda okuldur ve bunu öğretmenleri anne ve babalardır. Bu değerlerle bütün çocuklarımızın buluşarak sağlıklı, özgüveni gelişmiş ve hayata güvenle bakan bireyler olarak yetişmesi için hepimiz elimizden geleni yapıyoruz ve yapmalıyız. Ülkemize, devletimize bu şekilde çok büyük katkılarda bulunmuş oluruz. Hakikaten bu hem bilimin gereğidir ve Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi bilimin yolundan ayrılmamalıyız, aklın yolundan ayrılmamalıyız”.