1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Edirne’de geniş güvenlik önlemleri altında kutlandı. Şükrüpaşa İlkokulu önünden Saraçlar Caddesi’ne yürüyen emek ve meslek örgütü temsilcileri, taleplerini haykırdı. Saraçlar Caddesi’nde ortak basın açıklamasını okuyan TÜRK İŞ İl Temsilcisi Zeki Şişko, emekçilerin yaşama şartlarının her geçen yıl daha da kötüleştiğini söyleyerek, geçinme şartlarının ağırlaştığını, sadece hayatta kalabilme mücadelesi verdiğini açıkladı.
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Edirne’de Türk İş, DİSK, KESK, Birleşik Kamu İş, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, Türk Tabipler Birliği ve Türk Diş Hekimleri Odası’nın katımıyla kutlandı. Emek ve meslek örgütlerinin toplanma yeri Şükrüpaşa İlkokulu önü oldu. Sabah saatlerinde toplanmaya başlayan emek ve meslek örgütü temsilcileri ellerinde döviz ve pankartlarla Talatpaşa Asfaltı boyunca sloganlar atarak yürüdü.
Yürüyüşe katılan emek ve meslek örgütü temsilcileri kutlamaların yapılacağı Saraçlar Caddesi’ne geldi.
Burada Saygı Duruşu ile başlayan etkinlikte 1 Mayıs etkinliğine katılan emek ve meslek örgütleri adına hazırlanan ortak basın bildirisini TÜRK İŞ İl Temsilcisi Zeki Şişko, okudu. Şişko, son elli yılda tüm dünyada emekçilerin yaşama şartlarının her sene bir öncekine göre daha da kötüleştiğini, zenginle fakir arasındaki farkın daha da açıldığını belirtti. Kovid-19 salgınıyla tüm faturanın emekçiye çıkarıldığını belirten Şişko, hayatın adeta kabusa döndüğünü kaydetti.
Şişko, “fiyat artışları, tedarik maliyetlerini arttırdığından, yeni bir zam dalgası sert bir biçimde geldi. Ekmekten şekere, etten süte, meyveden sebzeye kadar tüm temel gıda ürünlerine yüzde yüzü aşan zamlar geldi. Zam dalgası sadece gıda ürünleriyle sınırlı kalmadı. Akaryakıttan doğalgaza, elektrikten suya, ulaşıma, yani tüm temel hizmetlere gelen zamlar dur durak bilmedi. Zamlar günden güne, kimi zaman saatten saate geldi” dedi.
İktidardan taleplerini açıklayan Şişko, hayat pahalılığına karşı enflasyon farkının maaşlara yansıtılmasını, 3600 ek gösterge sorununu çözülmesini, EYT’lilerin hakkının verilmesini, taşeron işçiliğine son verilmesini istediklerini söyledi.
Şişko, “657 sayılı devlet memurları kanunun değiştirilmesiyle, esnek, performansa dayalı ve güvencesiz çalışma tarzı planlara, Cumhuriyetin laik, demokratik eğitim politikaları yaşama geçirilip geri eğitim istemi faaliyetlerine, sanata ve sanatçıya yapılan baskılara, sözleşmeli personel statüsü ve kölelik düzeni olan taşeron işçiliğe, özelleştirmeye dayalı talan ekonomisine son verilsin. İçinden çıkılmaz hale gelen hayat pahalılığına karşı enflasyon farkları aylık olarak maaşlara yansıtılsın. 4688 sayılı kanunla toplu sözleşme aldatmacasına karşı grevli toplu sözleşme hakkı tanınsın. Devlet memurlarına söz verilen 3600 ek gösterge sorunu çözülsün. Eğitim sistemi laik, bilimsel, demokratik, kamusal anlayışla yapılsın. EYT’lilerin hakları verilsin. Sağlığı piyasalaştıran politikalara son verilmeli, Atatürk’ün başlattığı ulusal, kamucu ve halkçı sağlık politikaları tekrar acilen hayata geçirilsin” dedi.
Edirne Tabip Odası adına açıklama yapan Doktor Utku Okcu ise 29 Mayıs’ta Ankara’da “Emek Bizim, Söz Bizim, Sağlık Hepimizin” şiarıyla seslerini duyurmaya çalışacaklarını söyledi.
Okcu, “Pandeminin başından beri salgın değil, algı yönetildi. Sizlere bir muayene için yeterli görülen süre sadece 5 dakikaya indirildi. SGK’nın geri ödeme listesinden çıkardığı ilaçlar her geçen yıl artıyor. Ülkenin köklü tıp fakülteleri yok olma tehlikesiyle karşı karşıyayken şehir şirket hastaneleri politikalarıyla hepimizin geleceği ipotek altına alınıyor” dedi.
Açıklamaların ardından 1 Mayıs etkinliği sona erdi.