İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar, TBMM’de yaptığı konuşmada Saros FSRU Limanı ve Boru Hattı Projesi’ni gündeme getirdi. Söz konusu projenin doğaya büyük zararlar verdiğini vurgulayan Çakırlar, “FSRU Limanı ve Boru Hattı Projesi; kendi kendini temizleme özelliğine sahip Saros Körfezi’nin yaban hayatı ve ormanıyla, tarım alanlarıyla, deniz flora ve faunasıyla tüm ekosisteminin ve çevre habitatının sonunu getirecektir.” dedi.
Çevre Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifinin 17’nci maddesi üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşan İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar, Saros Körfezi’nde yapılan FSRU Limanı ve Boru Hattı Projesi’ni gündeme getirerek, söz konusu projenin ekosisteme büyük zararlar verdiğini ifade etti.
İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar, konuyla ilgili yaptığı konuşmada, “Dünyanın en temiz 3 denizinden biri olan, Kuzey Ege’nin incisi Trakya’nın gözbebeği Cennet Saros Körfezi’nde, Katar doğalgazını Avrupa ülkelerine sevk etme uğruna telafisi mümkün olmayan bir çevre katliamı yaşanmaktadır. FSRU Limanı ve boru hattı projesi kendi kendini temizleme özelliğine sahip Saros Körfezi’nin yaban hayatı ve ormanıyla, tarım alanlarıyla, deniz flora ve faunasıyla tüm ekosisteminin ve çevre habitatının sonunu getirecektir. Karbon salınımında doğal filtre görevi gören ‘dünyada ilk defa’ denenen bir yöntemle 6 bin metrekare deniz çayırı yerlerinden sökülmüştür. Proje bittikten sonra yerine dikileceği vaat edilmesine rağmen dünyada örneği yoktur. Tarım konusunda gün geçtikçe toprak kaybeden ülkemiz, bu projenin gerçekleşmesi ile birlikte maalesef verimli tarım arazilerini yok etmeye devam etmektedir.” ifadelerini kullandı.
Saros Körfezi’nde Bern Sözleşmesi’nde koruma öncelikli olarak belirlenen balık türlerinin yaşadığını belirten Çakırlar, proje inşaatının başlamasının ardından söz konusu balık türlerinin hızla eksildiğini ifade etti.
Çakırlar, “Saros balık popülasyonu açısından çok zengin bir alandır. Bern sözleşmesinde belirtilen ve kırmızı listede bulunan, koruma öncelikli balık türleri yaşamaktadır. İnşaatın başlamasıyla her geçen gün deniz ekosistemine verilen zarar artmakta olup balık türleri hızla eksilmektedir. İnşaat sırasında kirlilikten ve sesten etkilenen yunuslar bölgeyi terk etmekte ve kıyılara vurmaya başlamıştır. Proje bölgesi kuş türleri için önemli üreme ve kışlama alanıdır. Nesli küresel ölçekte tehlike altında olan ‘Küçük Sakarca ve Sibirya Kazı’ da bu alanda kışlamaktadır. Proje alanındaki ‘Korunması gereken hayvan türleri’ Bern sözleşmesi kapsamındadır. 222 kuş türünün yaşadığı tespit edilen bölgede çevreye verilen zararlar sonrasında yaban hayatı yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Tarkan’ın Geççek şarkısına bu kadar kafayı takacağınıza keşke Ergene için söylediklerine, Saros gönüllülerinin çevre için söylediklerine kulak verseydiniz.” dedi.
