‘Edirne’nin Kültürünü Ne Kadar Tanıyoruz’ konulu etkinlikte konuşan Trakya Üniversitesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Engin Beksaç, “Bugün Edirne’de yaklaşık 60 tane dolmen, 20-25 tane kaya tapınağı, 10-15 tane Ortaçağ yerleşme kalesi, bir sürü nekropol ve mezarlık alanı ile karşı karşıyayız. Bu kent fazlasıyla kültürel kimliğe sahip.” dedi.
Serhat Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde ‘Edirne’nin Kültürünü Ne Kadar Tanıyoruz’ isimli etkinlik gerçekleştirildi. Okulun konferans salonunda gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Trakya Üniversitesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Engin Beksaç, öğrencilere Edirne’nin tarihi ve kültürel kimliğiyle ilgili bilgiler verdi.
Prof. Dr. Beksaç, “İngiliz bir tarihçinin bir söz vardır; Dünya üzerinde Edirne kadar toprağa kanla karışmış bir yer yoktur. Edirne’de bazı yöneticiler Edirne’nin Floransa’dan sonra tarihi eserleri bakımından ikinci sırada olduğunu söylüyor. Ama bu İngiliz tarihçi dökülen kanlar açısından Edirne’yi birinci sıraya çıkarıyor. Gerçekten Edirne dünya tarihinde çok büyük bir sayfayı açan bir bölge. Biz genellikle Edirne’de Osmanlı başkentini biliyoruz, ama bunun dışında Edirne’de başka başkentler olduğu da bir gerçektir. Örneğin İpsala, burası bir Trak başkentiydi, 3 büyük Trak kralına başkentlik yaptı. Bunun dışında yaptığımız çalışmalar kapsamında bir Odris başkenti bizim çok yakınımızda var. Ama buranın kazısı yapılmadı, çalışması yapılmadı. Son yıllarda bulunan bir heykel altlığıyla burada bir Trak kralının adını görüyoruz ve bir kutsal yer olduğunu biliyoruz. Burası Süloğlu ilçesine bağlı Yağcılı köyünün arkasında kaynaklar denen bir bölge olarak karşımıza çıkıyor. Bugün Edirne’de yaklaşık 60 tane dolmen, 20-25 tane kaya tapınağı, 10-15 tane Ortaçağ yerleş kalesi, bir sürü Neolotik ve Bronz çağ yerleşmesi ile yoğun bir Osmanlı ve öncesi nekropol ve mezarlık alanı ile karşı karşıyayız. Bu kent fazlasıyla bir kültürel kimliğe sahip.” dedi.