Dünya mirasının en önemli anıtları arasında yer alan ve özellikle Edirne ve Kırklareli’nde bulunan dolmenler, tahrip edilerek sayısı hızla azalıyor. Trakya Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Engin Beksaç, kent turizmi için adeta bir hazine olan dolmenlerin yeterince korunamadığını ve değerlendirilemediğini söyleyerek, “Edirne ve Kırklareli’nin toplamında 160 kadar dolmen var. Gelecekte belki bu sayı 50’ye kadar düşecek” dedi.
Dünya mirasının en önemli anıtları arasında yer alan dolmenler Edirne’de genellikle Lalapaşa ilçesi ve civarında bulunuyor. Bugüne kadar yaptığı çalışmalarla hayatını adeta dolmenlere adayan Trakya Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Engin Beksaç, Edirne’nin elindeki hazineyi yeterince değerlendiremediğini belirterek, günümüzde tahrip edilerek yok olduğunu söyledi.
Beksaç, “2004 yılında dolmenler üzerine çalışmaya başladığım zaman yok olmuş tahrip edilmiş bir sürü dolmenler vardı, bugün artık o dolmenlerin bile kalıntısı kalmadı. Edirne’de Kırklareli’nde olsun, gayet iyi durumda olduğunu gördüğüm dolmenleri en son ziyaret ettiğimde daha hasarlı olduklarını görüyorum. Lalapaşa’da Kazankaya dolmeni var, çok güzel bir dolmendir. Yaptığımız son ziyarette çok ağır bir hasar aldığını gördük. Her geçen gün dolmen sayısı yok oluyor.
Hızlı bir biçimde tükeniş var. Bunlar dünya mirasının en önemli en büyük anıtları arasındadır. Avrupa’da dolmenler turizmin direği, kültürün merkezi olarak kabul ediliyor. Bulgaristan’da da yapılan bir sürü projede dolmenler ön plana çıkıyor. Bulgar turist turlarının hazırladığı dolmen turları var” dedi.
Dolmenlerin turizmin direği olduğunu söyleyen Prof. Dr. Beksaç, şu anda Edirne ve Kırklareli’nde 160 civarında dolmen bulunduğunu, ancak her geçen gün tahrip edilmesi nedeniyle bu sayısının daha da azalmasından endişe duyduklarını kaydetti.
Beksaç, “Maalesef şu ana kadar dolmenlerimizi hızlı şekilde kaybediyoruz. Ben dolmen üzerine birkaç tur yaptım, kendi imkanlarımla. Şu anda dünyada pagan inanç sistemi var. Pagan inanç sisteminde de dolmenler önemli bir nokta teşkil ediyor. Özellikle bunları ziyarete gelen bir gurubu götürdüm dolmenlere. Ben burada dolmenleri çalışan biri olarak bu arkadaşlar turizm bürolarına müracaat ettikleri zaman burada onlara yol gösterecek bir rehber bulamamışlardı.
Burada dolmen turizminin temel direği olduğunu biliyoruz. Ama ne yazık ki biz her geçen gün sağlam olanları da kaybediyoruz. Hızlı bir tükeniş yok oluş var dolmenlerde. Dolmenlerin kaybedilmesi bence insanlık suçu. Bunun kurtarılması gerekiyor. İnanın Edirne turizmi için gerçekten çok büyük bir kazanç olacak malzeme bu.
Daha önce bin civarında rakamlardan bahsedilmişti, şu anda tahrip edilmiş vaziyette olan, iyi durumda olan ve yarı hasarlı ve tam hasarlı olanlarla birlikte Edirne ve Kırklareli’nin toplamında 160 kadar dolmen var. Gelecekte belki bu sayı 50’ye kadar düşecek” dedi.
