Edirne’de uzun yıllardan beri taşımacılık yapan, otobüs firması sahibi iş insanı Mustafa Altunhan, otobüs ve kamyon kazalarının fren patlaması sonucu değil dikkatsizlik sonucu meydana geldiğini öne sürdü. Altunhan, “büyük araçlarda fren patlaması diye bir şey yok. Otomobillerde dahi frenin bir tanesi patlar, üç tanesi tutar. Ama büyük araçlarda nedense paçayı kurtarmak için fren patladı deniyor” dedi.
Geçtiğimiz günlerde Gaziantep ve Mardin’de birbiri ardında yaşanan otobüs ve kamyon kazaları, onlarca canı hayattan kopardı. Kazaların ise fren patlaması sonucu meydana geldiği belirtildi.
Edirne’de uzun yıllardan beri taşımacılık yapan, otobüs firması sahibi iş insanı Mustafa Altunhan, düzenlediği basın toplantısında, meydana gelen kazaların nedeninin dikkatsizlik olduğunu öne sürdü.
Altunhan, “Marmara bölgesinde en büyük otobüs ve minibüs filosuna sahip bir firmayız. Bu işi de gerçekten Türkiye’de en iyi bilenlerdenim. Otobüste motor, elektrik ustalığım vardır, şoförlüğüm vardır. Bir otobüsün kamyonun direksin milinden girerim egzozundan çıkarım, benden daha iyi hiç kimse bilmez, böyle de iddialıyım.
Bir kaza oluyor, fren patladı deniyor. Büyük araçlarda fren patlaması diye bir şey yok. Büyük otobüs, kamyonda eğer fren patlama durumuna gelirse o araç kendi kendini kilitler yol almaz. Diyelim ki havalı frenler, havaya bir şey oldu, tüpleri boşaldı. Anında bütün tekerlekleri kilitler, o araç hareket edemez. Bu yıllardan beri böyle. Bakıyorum halk otobüsünün kamyonun freni patladı deniyor. İnanın büyük araçlarda fren patlaması diye bir şey yok. Otomobillerde dahi fren bir tanesi patlar, üç tanesi tutar. Ama büyük araçlarda nedense paçayı kurtarmak için fren patladı deniyor” dedi.
Altunhan, hız limitini aşan araçlara daha ağır yaptırımlar uygulanması gerektiğini söyledi.
Altunhan, “Biz otobüs alımı yaparken ben diyorum ki benim otobüsümü 95 kilometreye ayarla. Aldığımız otobüs kesinlikle 95 kilometreyi geçemez. Minibüs alıyoruz mesela 105’e ayarlıyoruz. Bunlar bütün araçlarda sabittir. Fabrikadan araç böyle çıkıyor, sonra gidiyorlar tamirhanelerde bunları bozduruyorlar, otobüs sonsuz sürat gidiyor. Bir otobüs istediği zaman 170 km sürat yapıyor. Hız limiti olmadığı zaman durdurmak imkansız. Ama 95-100 km ile giden bir ağır vasıta araç, zaten frene ayağınızı attığınız zaman 60-70’e düşer, biraz sonra da 40’a düşer. Kazalarda gördüğünüz o araçlar, rüzgardan daha hızlı bir süratle geliyor, vuruyor. Yapılacak tek şey yol radarları olacak takılacak bir otobüsün peşine, 95 km ise 100’e çıktığında durdurup o aracı bağlayacak. Para cezasıyla olmaz. Kim kilometresini aştıysa o aracı bağlayacak, bakın bakalım ondan sonra ağır vasıta otobüs, kamyon kazası olacak mı?” dedi.