Edirne İYİ Parti Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Akalın, Avrupa Konseyi Parlementer Meclisinde ‘Çocukların Çevrimiçi Şiddete Karşı Korunması’ raporu ile ilgili tespit ve çözüm önerileri üzerine konuştu.
Edirne İYİ Parti Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Akalın, Avrupa Konseyi Parlementer Meclisinde ‘Çocukların Çevrimiçi Şiddete Karşı Korunması’ konusunda tespit ve çözüm önerilerinde bulundu.
Akalın, “Teknolojik ilerlemelerin kapılarını açtığı çağda, malesef çocuklarımızı olağanüstü tehlikelere maruz bırakan bir dünyada yaşıyoruz. Hızla artan dijital şiddet, en genç ve en savunmasız çocuklarımızın hayatları üzerinde derin etkiler bırakan acı bir gerçektir ve acil önlemler alınmasını gerektirir. Online şiddet sonucu zihinsel sağlık ve refah ciddi şekilde tehlikeye girmekte ve çocuklarımızın güven duygularını yok etmektedir. Her hakaret içeren yorum, her uygunsuz görüntü ve her kötü niyetli tehdit, çocuklarımızın masumiyetlerini aşındırır ve özgüvenlerini zedeleyerek tamamen iyileşmeyebilecek uzun vadeli zararlara neden olur. Çocuklarımızı hem çevrimdışı hem çevrimiçi zararlı içeriklerden korumak, ahlaki bir görevimizdir. Online şiddetin ortaya çıkmasına neden olan kök sebepleri ele almalıyız, bunlar; zararlı içeriklerin hızla artması, dijital okuryazarlık eğitiminin eksikliği veya çevrimiçi toksik davranışların normalleşmesidir. Tüm paydaşları bilgi ve gerekli araçlarla donatarak dijital mecrayı güvenli ve sorumlu bir şekilde gezinmelerini sağlamaya yönelik kapsamlı eğitim ve farkındalık çalışmalarına yatırım yapılmalıdır. Dijital okuryazarlık eğitimi, çocuklara çevrimiçi tehditleri tanımlama ve yanıtlama, kişisel bilgilerini koruma ve gerekli durumlarda yardım talep etme konuları, erken yaşlardan itibaren okul müfredatına entegre edilmelidir. Raporda belirtildiği gibi, teknoloji şirketleri ve çevrimiçi platformlarla işbirliği yaparak etkili koruma ve denetim mekanizmaları geliştirmeli ve uygulanmalıdır. Bu, kapsamlı içerik denetimi politikaları, yaş doğrulama önlemleri ve zararlı içeriği tespit etmek ve kaldırmak için yapay zeka ve dijital öğrenme algoritmaları gibi teknolojik çözümleri içerir. Resmi yasal koruyucu kurumlar, teknoloji şirketleri ve yasal koruyucu diğer gruplarda çocuklarımıza zarar vermek isteyenleri tespit etmek ve yargılamak için sıkı mekanizmalar geliştirmeli ve birlikte çalışmalıdır. Online şiddetle mücadele, bireysel bir savaş değil, tüm paydaşların taahhüt ve işbirliğini gerektiren kolektif bir çabadır. Toplumumuzun en savunmasız çocuklarımızı korumalı ve internetin; fırsatlar mekanı olmaya devam etmesini, şiddet ve sömürünün yayılacağı bir ortam olmamasını sağlamalıyız.” ifadelerini kullandı.