Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi tarafından 19 Mayıs Dayanışma Yemeği düzenlendi. Programda konuşan Dernek Başkanı Celil Özcan, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı ve Atatürkçü Düşünce Derneği’nin doğum gününü kutladı. Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan Akın da, Atatürkçü Düşünce Derneği’nin bir parçası olmaktan gurur duyduğunu ifade etti.
Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi tarafından 19 Mayıs Dayanışma Yemeği düzenlendi. Kentteki bir restoranda düzenlenen programa; Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan Akın, Atatürk Düşünce Derneği Genel Başkan Yardımcısı Dr. Necmi Akyalçın, Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şube Başkanı Celil Özcan, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri ve dernek üyeleri katılım gösterdi.
Programda konuşan Şube Başkanı Özcan, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı ve Atatürkçü Düşünce Derneği’nin doğum gününü kutladı.
Özcan, “Biz iki doğum gününü kutluyoruz. Birinci doğum günü Türk milletinin, Türk ulusunun doğum günü. 19 Mayıs bin 1919’da ikinci doğum günümüz ise 19 Mayıs 1989 Atatürkçü Düşünce Derneği’nin kuruluşu. 19 Mayıs 1919 Türk ulusunun, Türk milletinin doğum günüdür. Çünkü 19 Mayıs 1919 olmasaydı yani Atatürk kuruluş ve kurtuluş mücadelesine başlamasaydı şu anda biz burada bu etkinliği düzenlemiş olmuyorduk. Trakya’da, Anadolu’da, o zamanki başkent İstanbul’da Türkler yoktu. Atatürk Türk neslini kurtardı. O yüzden 19 Mayıs 1919, Türk milletinin Türk ulusunun doğum günüdür. Nitekim Mondros Mütarekesi ile 30 Ekim 1918’de Mondros Ateşkes Anlaşması’yla başlayan bir süreç var. Mondros Ateşkes Antlaşması’nda Osmanlı Devleti fiilen sona erdi. İki hafta sonra 13 Kasım 1918’de İstanbul işgal edildi ve daha sonra Ege, Akdeniz, Güneydoğu olmak üzere yurdun değişik bölümleri işgale uğradı. İngilizler, Yunanlılar, Fransızlar, İtalyanlar tarafından. Türk insanı küçücük bir bölgeye sıkıştı. 15 milyon kilometre kare alandan ufak 300 bin kilometrekarelik bir alana sıkıştı. Son vuruş bekleniyordu ve Türk insanı özellikle vatanseverler çeşitli çareler aramaya başladılar. Müdafaayı Hukuk Cemiyetleri oluşturdular yurdun değişik yerlerinde. Atatürk’te hazırlığını yaparak, planını yaparak 19 Mayıs 1919’da kuruluş ve kurtuluş mücadelesine başladı ve dedi ki ‘Yapılacak bütün işler önemli işler, önemli teşebbüsler sadece birlikte mümkün olabilir.’ O yüzden güç birliği oluşturmak için kongreler oluşturdu. Atatürk TBMM’yi kurduktan sonra 20 Temmuz 1920 tarihinde Hakimiyeti Milliye Gazetesi’ne verdiği demeçte bize yol haritamızı gösterdi. Biz emperyalizme karşı mücadele eden insanlarız. Atatürkçü Düşünce Derneği ’de bu doğrultuda kurulmuştur. 19 Mayıs 1989’da hocaların hocası Muammer Aksoy tarafından kurulmuştur. İki doğum günümüzde kutlu olsun.” dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneği’nin bir parçası olmaktan gurur duyduğunu söyleyen Edirne Belediye Başkanı Av. FilizGencan Akın, Edirne için her zaman Atatürk’ün yolunda çalışacaklarını söyledi.
Gencan Akın, “Üyesi ve bir parçası olmaktan her zaman onur duyduğum Edirne Atatürkçü Düşünce Derneği Şubesi’nin bu dayanışma gecesinde Edirne’nin ilk kadın belediye başkanı olarak karşınızda olmaktan çok büyük bir mutluluk ve onur duyuyorum. Silahların hiç eşit olmadığı, çok zorlu bir seçim süreci geçirdik. Bu seçim süresi boyunca hem yanımızdakiler hem dışarıdakiler, birçok kişiye karşı mücadele etmek zorunda kaldık. Bir taraftan da her zaman sizlerin de desteğini sonuna kadar yanında hissettim. O yüzden sizlere burada bir kez daha çok teşekkür ediyorum. Atatürk’ün kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni de bir kadın olarak savunduğum fikirlerimle, hep birlikte verdiğimiz mücadelemizle bugün burada sizin huzurlarınızdayım. Bundan sonra da yolumuz Mustafa Kemal Atatürk’ün yolu, yolumuz Cumhuriyetin yolu. O yüzden bundan sonraki mücadelede de hem derneğimizle beraber hem sizlerle beraber, Edirne’miz için çok mücadele etmeye, yolumuzdan sapmadan her zaman çalışmaya, mücadele etmeye devam edeceğiz. Sizlere çok teşekkür ediyorum. Az önce Başkanımın da ifade ettiği üzere bugün iki doğum günümüzü kutluyoruz. Ben başım her dara düştüğünde şunu düşünüyorum. Nasıl ki ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, tam da o gün yola çıktığında bütün imkânsızlıklar içerisinde imkânları yarattıysa bizlerin de bazen kendini en zordan hissettiği anda o anı düşürüp, o mücadeleyi düşünüp yeniden ayakta kalmamız, yeniden kendimizi diri tutmamız gerekiyor. Dolayısıyla biz de bu mücadelenin bir parçasıyız, parçası olmaya da devam edeceğiz. O yüzden de çok mutlu ve gururluyuz.” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından Atatürk’ün sevdiği şarkılar seslendirildi ve ‘zeybek’ oynandı.
