Korona virüsün değiştirdiği yaşam şartlarıyla 2 yıldır karavanda yaşayan Tektaş Çifti, hayatlarının geri kalanını da karavanla gezerek geçirmek istiyor.
Korona virüs pandemisinin baş gösterdiği dünya genelinde yaşam şartları değişmeye devam ediyor. Korona virüsün Türkiye’ye sıçramasından sonra zaman zaman kapanmaların yaşanmasıyla Aydın’ın Didim ilçesinde yaşayan 66 yaşındaki Emekli Astsubay Dursun Tektaş ve eşi Gülümser Tektaş 2 yıl önce aldıkları otobüsten dönüştürülmüş karavanda yaşamaya başladı. Evin kapısına kilit vurup o zamandan bu yana karavanda yaşamaya alışan Tektaş Çifti, karavanla ülkeyi karış karış gezmeye başladı. En son Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesi sahiline gelen karavan, sahilde gezinen vatandaşlarında ilgi odağı oluyor. Ömürlerinin sonuna kadar karavanda yaşamak istediklerini ifade eden Tektaş çifti, karavan yaşamını herkese önerdiklerini belirtti. Gerekli düzenlemeler ve modifiyenin yapıldığı karavanda yatak odası, mutfak, oturma grubundan saksı çiçeklere kadar bütün yaşam şartlarını karşılayacak her türlü malzemeler mevcut. Dışarından ne kadar yolcu otobüsü gibi algılansa da içerisine girildiğinde ise ev ortamı ile karşılaşılıyor.
2 yıldır karavanda yaşıyorlar
66 yaşındaki Emekli Astsubay Dursun Tektaş, “1996’da TSK’dan emekli oldum. 2 yıldır eşimle birlikte bu karavanda yaşıyoruz. Son yıllarda karavan modasının yaygınlaşmasıyla birlikte bizde pandemide çok sıkıldık. 65 yaş üstünün eve hapsedilmesi ve sıkıntılı bir döneme girmemiz özgür yaşamaya alışkın olduğumuz için bize çok zor geldi. Eşimle birlikte böyle bir yaşantıyı kaldırabileceğimizi düşündük ve araştırmalara başladık. Şuan içerisinde bulunduğumuz karavanı hazır bir şekilde aldık. Sonra kendimize göre bir takım modifiyeler yaptık. Kendimize göre bir düzen kurduk. Yola çıktık. Yaklaşık 2 yıldır yollardayız. Evimizi kapıyı kilitledik çıktık. 2 yıldır hiç eve uğramadık. İnşallah Allah sağlık verirse gücümüz, kuvvetimiz tükeninceye kadar bu yolda devam edeceğiz. Ondan sonra normal bir stabil hayata geçebiliriz” dedi.
Karavanda ömürlük yaşam
Tektaş açıklamasının devamında Ege ve Marmara Bölgelerindeki birçok ili gezdiklerini sözlerine ekleyerek, “Görev esnasında da bayağı yıllarım Trakya’da geçti. Trakya’yı çok seviyorum. Yurdumuzun her yeri çok güzel. Ama daha halen göreceğimiz yerler var. Aslında bakarsanız gezmeye ömür bile yetmez. Burada bulunduğumuz süreçte sahilden geçip bizi gören, tanıyan insanların ilgisinden anlıyoruz. Mesela bir evde olduğunuzu düşünün. Her gün aynı kişiler, aynı duvarı görüyorsunuz. Ama bizde öyle değil. Ben bu sabah kalktığımda parmağımla perdeyi araladığımda denizi görebiliyorum. Yarın öbür gün bir gül kenarında olabilirim. Ormanlık bir yerde olabilirim. Birçok insan yapamayacağı şeyleri karavan sayesinde yapabiliyorsunuz. Dolayısıyla bu bize huzur veriyor, mutluluk veriyor. Özgürlüğün tadını alabiliyoruz. Biz insanlar doğayı çok seviyoruz. Gittiğimiz yerlerde çevreye dikkat ediyoruz. Çevreyi kirletmeden, doğaya zarar vermeden, insanları üzmeden yaşamak. Bu işin parolası budur zaten. Bu yola girmek isteyen olursa benim tavsiyem şu; öncellikle bir süreliğine bir karavan kiralasınlar. Bir süre onunla yaşasınlar. Bakalım altından kalkabilecekler mi ona baksınlar. Çünkü lüks ve konfor arayan zaten bu yola hiç girmesin” diye konuştu.
Gülümser Tektaş ise eşiyle bu yola girmekten mutluluk duyduğunu ifade ederek, karavan hayatını herkese tavsiye ettiğini belirtti. Tektaş, “Tabi ki ben en baştan istemedim açıkçası. Yapamayız dedim fakat şuan asla bir ev hayatı düşünmüyorum. Kesinlikle herkese de öneriyorum. Koşun gelin karavan alın. Karavan hayatı gerçekten çok güzel. Denemeye değer. Aracımızın adı ‘Gezenti’. ‘Gezenti’ ile gezmek isteyeni de gezdirebiliriz” şeklinde konuştu.